Sokrat St - Cinayet Mahalim - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Sokrat St - Cinayet Mahalim




Cinayet Mahalim
My Crime Scene
Caddeler, kaldırımlar, birkaç hatıra mahallesi sakini
Streets, sidewalks, a few neighbours with memories
Sen ben ayırt etmeden alıp götürmelere suç ortağı duraklar
Bus stops accomplices to random kidnappings
Zifiri aydınlık
Pitch black daylight
İki yüz beyaz atlı prensim belki
Two-faced prince charming
Belki beyaz bir mercedes
Maybe a white Mercedes
O sıra siyah beyaz bir filme konuk oluyorum ikinci perdeden
At that moment I become a guest in a black and white film from the middle of the second act
Tüm sorulara bir cevabım var ki
I have an answer to every question
Hiçbir şeyin sorulmasına gerek yok ben çırılçıplak yakalanmışken
There is no need to ask anything while I'm caught naked
Tüm frenler doldur boşalt yaparak geçiyor üzerimden
All the brakes are working hard on me
Birden donuyorum, cinayet mahalim tam buralarda bir yer
Suddenly I freeze, my crime scene is somewhere around here
Saniyeler, saatler, haftalar, asırlar geçiyor bakışlarımın üzerinden
Seconds, hours, weeks, ages pass through my gaze
Bir şeyler anlatıyorum anlaşıldığımı hissettiğimden
I'm saying something because I feel understood
Ne çok yakın ne çok uzak
Not too close, not too far
Damlalar birikiyor içimde
Drops are accumulating inside me
Öpüşüyorum dudaklar, konuşuyorum sesler
I am kissing lips, I am talking voices
Dokunuyorum hisler, gülüyorum da mimikler yok
I am touching feelings, I am also laughing no grimaces
Biçemediğim bir pahada buluyorum kendimi
I find myself at a price I cannot afford
Ne çok yakın ne çok uzak
Not too close, not too far
Ne çok yakın ne çok uzak
Not too close, not too far
Ne çok yakın ne çok uzak
Not too close, not too far
Damlalar birikiyor içimde
Drops are accumulating inside me
Korkuyorum ama zırhımı çıkarıyorum üzerimden
I am afraid but I am taking my armour off
Say ezgileri düşüyor kulaklarıma, sana yaklaşıyorum
Endless melodies fall on my ears, I am approaching you
Öyle uzaklaşıyorum ki sana yaklaştıkça geçmişten
I am moving away so much that I approach you from the past
Ne diyeceğimi bilemiyorum, ki bilmediğim yerde gözlerin giriyor devreye
I don't know what to say while your eyes come into the scene where I don't know
İki biletim var demek istiyorum geleceğe, susuyosun
I want to say that I have two tickets to the future, you are silent
Dansa kalkıyoruz nefret dolu gözler önünde ve selam verip iniyoruz sahneden
We start dancing in front of hateful eyes and we bow and step off the stage
Seni seviyorum dediğin ilk anı hatırlıyorum, biliyordum
I remember the first moment you said I love you, I knew
Susmam, ağızsız yürüyorum sessizce
I am speechless, walking silently
İçiyorum nefretle hayatın içinden (biliyordum)
I am drinking with hatred from life (I knew)
Kalsan da bir yer için, aslında hep gidiyorsun
Even if you stay for a place, in fact you are always leaving
Bak izlerim var hâlâ yolun kenarında
Look there are still traces on the side of the road
Cinayet mahalim tam buralarda bir yer
My crime scene is somewhere around here
Cinayet mahalim tam buralarda bir yer
My crime scene is somewhere around here
Cinayet mahalim tam buralarda bir yer
My crime scene is somewhere around here
Cinayet mahalim tam buralarda bir yer
My crime scene is somewhere around here
İzlerim var hâlâ yol kenarında
There are still traces on the side of the road





Writer(s): Samet Gönüllü


Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.