Paroles et traduction Suat Ateşdağlı feat. Gökçe Kırgız - Büyük Soru (Yalçın Aşan Remix)
Büyük Soru (Yalçın Aşan Remix)
The Big Question (Yalçın Aşan Remix)
Büyük
soru
The
big
question
Büyük
soru
(Soru,
soru)
Big
question
(Question,
question)
Büyük
soru
(Soru,
soru)
Big
question
(Question,
question)
Dokunduğun
yerde
yangın
çıkıyordu
söndüm
In
the
place
where
you
touched
me,
fire
came
out,
I
went
out
Ben
iyiliği
de
kötülüğü
de
senin
yüzünde
gördüm
I
saw
both
goodness
and
badness
on
your
face
O
tertemiz
aşkımı
yere
düşen
kirli
kalbine
gömdüm
I
buried
my
purest
love
in
your
filthy
heart,
which
fell
on
the
ground
Canın
değilim
artık,
göç
etti
o
safa
aşık
I'm
not
your
love
anymore,
that
innocent
lover
has
migrated
Yalnız
değilsin
hiç
korkma,
elini
tutacak
hep
yalnızlık
You
are
not
alone,
don't
be
afraid,
loneliness
will
always
hold
your
hand
(Büyük
soru)
(The
big
question)
(Büyük
soru,
soru,
soru)
(Big
question,
question,
question)
"Nasıl
ödeyeceksin
hakkımı
bana?"
"How
will
you
repay
my
rights
to
me?"
Asıl
büyük
soru
bu
şimdi
sana
That's
the
real
big
question
to
you
now
Ben
bu
dünyada
yandım
ama
I
burned
in
this
world,
but
Senin
içinde
bir
cehennem
var
There
is
a
hell
inside
you
"Nasıl
ödeyeceksin
hakkımı
bana?"
"How
will
you
repay
my
rights
to
me?"
Asıl
büyük
soru
bu
şimdi
sana
That's
the
real
big
question
to
you
now
Ben
bu
dünyada
yandım
ama
I
burned
in
this
world,
but
Senin
içinde
bir
bir
(Büyük
soru)
In
you
(Big
question)
(Büyük
soru,
soru,
soru)
(Big
question,
question,
question)
Dokunduğun
yerde
yangın
çıkıyordu
söndüm
In
the
place
where
you
touched
me,
fire
came
out,
I
went
out
Ben
iyiliği
de
kötülüğü
de
senin
yüzünde
gördüm
I
saw
both
goodness
and
badness
on
your
face
O
tertemiz
aşkımı
yere
düşen
kirli
kalbine
gömdüm
I
buried
my
purest
love
in
your
filthy
heart,
which
fell
on
the
ground
Canın
değilim
artık,
göç
etti
o
safa
aşık
I'm
not
your
love
anymore,
that
innocent
lover
has
migrated
Yalnız
değilsin
hiç
korkma,
elini
tutacak
hep
yalnızlık
You
are
not
alone,
don't
be
afraid,
loneliness
will
always
hold
your
hand
(Büyük
soru)
(The
big
question)
(Büyük
soru,
soru,
soru)
(Big
question,
question,
question)
Nasıl
ödeyeceksin,
nasıl
ödeyeceksin,
ödeyeceksin?
How
will
you
pay,
how
will
you
pay,
will
you
pay?
Asıl
büyük
soru
büyük
soru,
soru,
soru
The
real
big
question,
big
question,
question,
question
Ben
bu
dünyada,
dünyada,
yada,
yada
I
am
in
this
world,
world,
burn,
burn
Senin
içinde
bir
içinde
bir
büyük
soru,
soru,
soru
There
is
a
big
question
in
you,
question,
question
Nasıl
ödeyeceksin
hakkımı
bana?
How
will
you
repay
my
rights
to
me?
Asıl
büyük
soru
bu
şimdi
sana
That's
the
real
big
question
to
you
now
Ben
bu
dünyada
yandım
ama
I
burned
in
this
world,
but
Senin
içinde
bir
içinde
bir
büyük
soru,
soru,
soru
In
you,
in
you,
a
big
question,
question,
question
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Murat Güneş
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.