Paroles et traduction Tankurt Manas feat. Burak Alkın - Yok 2 (feat. Burak Alkın)
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Yok 2 (feat. Burak Alkın)
There Is No 2 (feat. Burak Alkın)
Nakarat
(Burak
Alkın)
Chorus
(Burak
Alkın)
Gel;
yalnızlığımdan
bir
kadeh
al,
Come;
take
a
goblet
from
my
solitude,
Sorma
hiçbir
şey.
Don't
ask
anything.
Yüzüme
bak.
Look
at
my
face.
Bana
bir
şarkı
niçin
derdi
rakı
yalnız
içilmezdi
Why
did
the
raki
tell
me
in
a
song
that
it
should
not
be
drunk
alone?
Gel
göz
kapaklarıma
misafir
ol
ben
bu
saatler
de
bir
hiçim
belki
Come,
be
my
guest
on
my
eyelids,
perhaps
at
this
hour
I
am
nothing
Gitmek
ruhunu
inceltir
kendimden
iğrendim
Going
makes
my
soul
thin,
I
am
disgusted
with
myself
Yalnızlık
dillendi
ve
ben
dillendikçe
çok
kirlendim
Loneliness
spoke,
and
as
I
spoke,
I
became
very
dirty
Sus
bu
ateşten
terlersin
sende
bir
daha
bendensin
Be
silent,
you
will
sweat
from
this
fire;
you
are
a
part
of
me
again
Göz
yaşlarının
hafif
altını
aç
kısık
ateşte
acıların
demlensin
Open
the
soft
gold
of
your
tears
with
a
low
fire
and
let
your
sorrows
mellow
Yok
şans
yok
amorti
bazen
bir
sigara
çerez
ve
bomonti
There
is
no
luck,
no
bonus;
sometimes
a
cigarette,
snacks,
and
beer
Buradan
gidiyorum
sorun
değil
sorun
olanı
hep
bir
sonum
bil
I
am
going
from
here;
it
is
not
a
problem,
but
know
that
every
end
is
a
problem
for
me
Bazen
bir
şarkı
içinde
aramak
seni
bazen
bir
melodi
çok
dokunur
Sometimes
looking
for
you
in
a
song,
sometimes
a
melody
touches
deeply
Bazen
nakarat
eder
ve
kalbin
atarken
durur
Sometimes
it
makes
a
chorus
and
your
heart
stops
beating
Bak
rutubetli
göz
bebeklerinden
dökülen
yağmur
parkeye
siner
See
how
the
rain
falling
from
your
moist
eyeballs
sinks
into
the
parquet
Ağlamak
refleks
olur
bazen
göz
yaşın
bile
tükenir
biter
Crying
becomes
a
reflex,
sometimes
even
your
tears
run
out
(Denedim
yeter)
Kır
kemiklerimi
lades
yap
derim
aklımda
(I've
had
enough)
I
say
"Break
my
bones
and
make
a
game
of
it"
in
my
mind
Artık
moralim
mevsim
normallerinin
çok
fazla
altında
Now
my
morale
is
much
lower
than
the
seasonal
average
Zafer
karşımda
hep
kaybettik
zorsa
bu
yollara
danışmasın
Victory
is
in
front
of
me,
but
we
always
lose;
don't
consult
these
paths
if
it
is
difficult
Ağzı
bozuk
bir
şiir
olup
okunda
kimse
nokta
koymaya
çalışmasın
May
no
one
try
to
put
a
full
stop
to
a
bad-mouthed
poem
being
read
aloud
Nakarat
x3
(Burak
Alkın)
Chorus
x3
(Burak
Alkın)
Gel;
yalnızlığımdan
bir
kadeh
al,
Come;
take
a
goblet
from
my
solitude,
Sorma
hiçbir
şey.
Don't
ask
anything.
Yüzüme
bak.
Look
at
my
face.
Hangi
tarafına
dokunuyor
yağmur
hangi
tarafına
gölgen
düşer
Which
side
of
you
does
the
rain
touch,
which
side
casts
your
shadow?
Hava
suratıma
tükürürcesine
bozmuş
kendini
ve
yine
bana
küser
The
weather
has
gone
bad
as
if
spitting
in
my
face
and
is
angry
with
me
again
Çalışmadığın
yerden
gelicem
karşına
belki
acın
bu
yoldan
geçer
Perhaps
I
will
come
across
you
from
the
place
you
have
not
worked,
perhaps
your
pity
will
pass
this
way
Tenler
nikah
sözler
bir
cana
kıyar
bütün
sonlar
beter
The
vows
of
consummation
kill
a
soul,
all
endings
are
worse
Dokunursan
parmak
izin
kalır
okunursan
tadın
kaçar
If
you
touch,
there
will
be
a
fingerprint;
if
you
are
read,
your
taste
will
vanish
Yok
olmakta
bir
seçenek
var
olmak
nasılsa
acın
açar
Nonexistence
is
an
option;
existence
will
open
your
wounds
anyway
Ben
hiçbir
harfi
dilimle
bükemem
gidiyorum
dediğin
vakit
I
cannot
twist
any
letter
with
my
tongue
when
you
say
you
are
leaving
Bütün
şehir
2 yakaya
bölünür
soluksuz
izler
sedyelerde
atar
kafam
The
whole
city
is
divided
in
two
shores,
and
they
watch
breathlessly
as
my
head
is
thrown
in
stretchers
Bu
ambalajı
yırtık
duyguların
kriz
nöbetlerini
durduramam
I
cannot
stop
the
seizure
attacks
of
these
torn
emotions
Harfler
kelime
kelimeler
cümle
cümlelerle
bir
sen
olduramam
I
cannot
make
a
you
with
letters,
words,
sentences
İçime
attıklarımla
yerini
dolduramam
yeni
bir
ben
andıramam
I
cannot
fill
the
space
of
what
I
have
buried
inside
with
a
new
me
Aşk
en
ağır
uyuşturucu
gibi
kafasını
herkes
kaldıramaz
Love
is
like
the
heaviest
drug;
not
everyone
can
handle
it
Gideceğim
her
yol
sırattı
yok
olmanda
sır
artık
Every
path
I
will
take
will
be
a
Sirat;
your
nonexistence
is
now
a
secret
Sen
güneşi
sırtlar
giderdin
ben
gecelere
kurşun
sıkardım
You
would
carry
the
sun
on
your
back
and
leave,
I
would
shoot
bullets
at
the
nights
Sevmeyi
dürüstçe
kınardım
I
would
honestly
condemn
love
Sır
üstü
gömülür
insanlar
ama
sen
beni
yüz
üstü
bıraktın.
People
are
buried
face
down,
but
you
left
me
face
up.
Nakarat
x3
(Burak
Alkın)
Chorus
x3
(Burak
Alkın)
Gel;
yalnızlığımdan
bir
kadeh
al,
Come;
take
a
goblet
from
my
solitude,
Sorma
hiçbir
şey.
Don't
ask
anything.
Yüzüme
bak.
Look
at
my
face.
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Tankut Tan
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.