Teoman - İstasyon İnsanları - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Teoman - İstasyon İnsanları




İstasyon İnsanları
People at the Station
Ruhidir benim adim hiç çıkamam evimden
My name is Ruh and I stay home all the time
Dostlar uydururum hayali mutluyumdur bu yüzden
I make imaginary friends because it makes me happy
Bir çiçek dürbününden insanlara bakarken
I look at people through a flower-telescope
Bir gün bir istasyon gördüm trenleri geciken
One day, I saw a station with delayed trains
Yolcular ellerinde tek gidişlik bir bilet
The passengers held one-way tickets
Henüz bilmeselerde hayat bundan ibaret
They were not yet aware that this was what life was all about
Istasyon insanları burdalar tesadüfen
The station people are there by coincidence
Aynı rüyayı görüp ayrı yerlere giden
To see the same dream but go separate ways
Eskiden çok eskiden ben daha çok küçükken
Long, long ago when I was much younger
Henüz cennet plajı otopark olmamışken
Before Cennet Beach was a parking lot
Mercanların arasında küçük balıklar vardı
There were small fish among the corals
En güzelleri el boyunda kavuniçi olanlardı
The most beautiful were the small, watermelon-colored ones
Bir gün bir rüya gördüm o kavuniçi balık benmişim
One day I saw a dream where I was that small watermelon-colored fish
Büyümem beklenmeden afiyetle yenmişim
I was eaten without growing up
Istasyon insanları burdalar tesadüfen
The station people are there by coincidence
Aynı rüyayı görüp ayrı yerlere giden
To see the same dream but go separate ways
Ruhidir benim adım bir sırrım var saklarım
My name is Ruh and I have a secret
Ama görünce anlarsınız
But when you see it, you will understand
Yalniz dikkat acımayın
Be careful not to feel sorry for me
Acınmak canımı en çok acıtandır!
Pity is my most painful affliction!





Writer(s): Fazli Teoman Yakupoglu


Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.