Paroles et traduction Timur Selçuk - İspanyol Meyhanesi (Remastered)
İspanyol Meyhanesi (Remastered)
Spanish Tavern (Remastered)
Timur
Selçuk
– İspanyol
Meyhanesi
Timur
Selçuk
– Spanish
Tavern
Kararmış,
tahta
masamızda
bir
şişe
şarap
On
our
blackened,
wooden
table,
a
bottle
of
wine
Gecelerden
bir
gece,
bezginiz
One
of
these
nights,
wearied
Üstelik,
adamakıllı
sarhoşuz,
ellerin
ellerimde...
And
what's
more,
quite
drunk,
your
hands
in
mine...
İspanyol
meyhanesinde
bir
kadın,
çığlık
çığlığa
şarkı
söylüyor
In
a
Spanish
tavern,
a
lady
sings
a
song
Belli
yıkılmış
bir
kadın,
hayli
çirkin,
hayli
geçkin,
ağlamaklı
Obviously
a
broken
woman,
quite
ugly,
quite
old,
tearful
Zayıf,
incecik
elli,
incecik
elli,
kalın
dudaklı
Thin,
delicate
hands,
delicate
hands,
thick
lips
Sesi
bir
tokat
gibi
patlıyor
kulaklarımızda
Her
voice
explodes
like
a
slap
in
our
ears
Yüzümüz
al
al
oluyor,
içimiz
hüzün
dolu,
kahır
dolu,
Gözlerimiz
kanlı
Our
faces
flush,
our
hearts
heavy
with
sorrow,
full
of
misery,
Our
eyes
bloodshot
Yeter,
yeter...
Öleceksek
ölelim
Enough,
enough...
If
we're
going
to
die,
let
us
die
Haydi
vur
kendini
şaraba,
kedere
ve
aşka
vur
Come,
drown
yourself
in
wine,
in
sorrow
and
in
love
Daha
içelim
hey...
Daha
içelim
hey
hey...
Let's
drink
more,
hey...
Let's
drink
more,
hey
hey...
İspanyol
meyhanesinde
bir
gece
One
night
in
a
Spanish
tavern
Seninle,
seninle
başbaşayız
With
you,
with
you,
we're
alone
Üstelik,
sarhoşuz
adamakıllı,
daha
içelim,
daha
içelim...
And
what's
more,
we're
quite
drunk,
let's
drink
more,
let's
drink
more...
İspanyol
meyhanesinde
öldüğümüzü
kimse
bilmesin
Let
no
one
know
that
we've
died
in
a
Spanish
tavern
Hey
garson,
bütün
hesaplar
benden
bu
gece,
sen
de
iç,
sen
de
iç
Hey
waiter,
all
the
bills
are
on
me
tonight,
you
drink
too,
you
drink
too
Kapat
kapıları,
kapat,
kapat,
yabancı
girmesin
Close
the
doors,
close
them,
close
them,
don't
let
strangers
in
İspanyol
meyhanesinde
öldüğümüzü
kimse
bilmesin
Let
no
one
know
that
we've
died
in
a
Spanish
tavern
Ölelim,
ölelim
artık,
bitsin
bu
delicesine
koşu,
bitsin
bu
koşu
Let's
die,
let's
die
now,
let
this
crazy
run
end,
let
this
run
end
Yeter,
yeter...
Öleceksek
ölelim
Enough,
enough...
If
we're
going
to
die,
let
us
die
Haydi
vur
kendini
şaraba,
kedere
ve
aşka
vur
Come,
drown
yourself
in
wine,
in
sorrow
and
in
love
Daha
içelim
hey...
Daha
içelim
hey
hey...
Let's
drink
more,
hey...
Let's
drink
more,
hey
hey...
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Umit Yasar Oguzcan, Timur Selcuk
Album
Seçkiler
date de sortie
21-11-2000
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.