Paroles et traduction Tolga Çandar - Ormanci

Ormanci

Çıktım belen kahvesine, baktım ovaya
Bay Mustafa çağırdı dama oynamaya
Ormancı da gelir gelmez yıkar masayı
Söz anlamaz ormancı çekmiş kafayı

Aman ormancı, yandım ormancı
Köyümüze bıraktın yoktan bir acı
Aman ormancı, yandım ormancı
Köyümüze bıraktın yoktan bir acı

Geneviz'in suları hoştur içmeye
İçinde köprüsü var gelip geçmeye
Yiğitleri vurdular hiç mi hiçine, hiç mi hiçine
Yazık ettin ormancı köyün iki gencine

Aman ormancı, yandım ormancı
Köyümüze bıraktın yoktan bir acı
Aman ormancı, yandım ormancı
Köyümüze bıraktın yoktan bir acı

Forester

I went to the Belen coffee house, I looked at the plains.
Mr. Mustafa invited me to play checkers.
The forester came and tore down the table.
The forester is out of his mind, he doesn't listen to reason.

Oh forester, you burned me.
You left our village with such sorrow.
Oh forester, you burned me.
You left our village with such sorrow.

The waters of Genoa are sweet to drink.
It has a bridge for you to cross.
They killed the brave men for nothing, for nothing at all.
You killed our village's two precious young men.

Oh forester, you burned me.
You left our village with such sorrow.
Oh forester, you burned me.
You left our village with such sorrow.