Paroles et traduction Tuğrul Bektaş - Azad (Brooklean Remix) [Radio Edit]
Azad (Brooklean Remix) [Radio Edit]
Azad (Brooklean Remix) [Radio Edit]
Gözün
arkada
kalmasın
sözüm
olsun
gitmem
artık
Don't
worry,
my
word,
I
won't
leave
anymore.
Ölüm
ağzına
konmasın
asla
canım
alsan
bitmez
hırsım
Don't
let
death
settle
on
your
lips,
my
dear,
even
if
you
take
my
life,
my
longing
won't
end.
Boşver
tuzak
olsun
gökyüzü
bile
zifir
olmuş
sana
Let
the
sky
be
a
trap,
even
the
sky
is
dark
for
you.
Mahalle
yanar
şiir
olurum
ben
saçını
tarayan
uzak
olsun
bana
The
neighborhood
burns,
I
become
poetry,
let
the
one
who
combs
your
hair
be
far
from
me.
İçi
gam
dolu
nefretimin
gözü
kör
sözü
dobra
geceleri
kan
yağar
üzerime
My
hatred
is
full
of
sorrow,
its
eyes
are
blind,
its
words
are
sharp,
blood
rains
on
me
at
night.
Yağmur
semtime
düşer
ama
beni
bozmaz
şafak
sökerken
mahalle
kumpası
Rain
falls
on
my
neighborhood,
but
it
doesn't
spoil
me,
as
dawn
breaks,
the
neighborhood
gossip
Gibi
zarbolar
üzerime
oynar
sokaklar
evim
Like
bullets
playing
on
me,
streets
are
my
home
Hane
tecavüzü
bu
durumu
kimseler
alttan
almaz
bu
yakışık
değil
This
is
home
invasion,
no
one
tolerates
this,
it's
not
appropriate.
Gülme
bana
gözlerim
beyaz
bahtım
kara
Don't
laugh
at
me,
my
eyes
are
white,
my
destiny
is
black.
Sarılıp
umutlara
düştüm
dara
sarılır
lakin
geçmez
yaram
Embracing
hopes,
I
fell
into
a
dilemma,
I
cling
to
it,
but
my
wound
doesn't
heal.
Dünya
maphusu
bu
geçmez
zaman
kehribar
tonu
gökyüzüm
aga
This
world
is
a
prison,
time
doesn't
pass,
amber-toned
sky,
brother.
Güller
suladım
yarınlar
için
saksılar
mezarlık
oldu
bana
I
watered
roses
for
tomorrow,
pots
became
my
graveyard.
Karanlık
heryer
umarsız
gözünden
akar
yaş
içimde
savaş
yeri
Darkness
everywhere,
hopeless
tears
flow
from
your
eyes,
my
heart
is
a
battleground.
Yanarsa
yansın
bu
dünya
ziyansız
içinde
yanar
canım
beni
azad
edin
Let
this
world
burn,
harmless,
my
soul
burns
inside,
set
me
free.
Karanlık
heryer
umarsız
gözünden
akar
yaş
içimde
savaş
yeri
Darkness
everywhere,
hopeless
tears
flow
from
your
eyes,
my
heart
is
a
battleground.
Yanarsa
yansın
bu
dünya
ziyansız
içinde
yanar
canım
beni
azad
edin
Let
this
world
burn,
harmless,
my
soul
burns
inside,
set
me
free.
Benim
özlemim
ağır
müebbet
yüzüm
güler
gönlüme
kasvet
My
longing
is
heavy,
my
face
smiles,
my
heart
is
gloomy.
Derdime
boğarım
karadenizi
aldığı
canlara
sayar
elbet
I
drown
the
Black
Sea
in
my
sorrow,
it
will
surely
count
the
lives
it
has
taken.
Sözümüz
var
küskünlere
el
kanatan
dikenli
güllere
We
have
a
word
for
the
resentful,
the
thorny
roses
that
draw
blood.
Yeniden
doğacak
güneş
en
tepeden
bahar
kokacak
etraf
kara
günlere
The
sun
will
be
reborn
from
the
top,
spring
will
smell
all
around,
dark
days.
Bana
gül
deme
hayal
gücüm
inanmaz
gülmeme
Don't
call
me
a
rose,
my
imagination
doesn't
believe
in
my
smiling.
Şiirlerim
var
kara
günlere
seni
koklamış
en
kötü
güzlere
I
have
poems
for
dark
days,
you
smelled
the
worst
autumns.
Saçlarına
düşen
yıldızların
her
biri
kapanan
gözlerin
için
Every
star
that
falls
on
your
hair
is
for
your
closed
eyes.
Yaktığım
ateşin
közleri
gibiyim
kadehime
doldur
özlemi
içeyim
I
am
like
the
embers
of
the
fire
I
lit,
fill
my
glass
with
longing,
let
me
drink.
Kül
rengi
bulutlara
dal
git
tebessüm
et
maviler
açsın
Dive
into
the
ash-colored
clouds,
smile,
let
the
blues
open
up.
Uğramadıysan
sabah
olmaz
bu
şehir
hep
gecelere
kalmış
If
you
haven't
visited,
there
is
no
morning,
this
city
is
always
stuck
in
the
nights.
Bileklerime
düğümlenir
sancılarım
bakışım
sicilime
yansır
My
pains
are
knotted
in
my
wrists,
my
gaze
reflects
on
my
record.
Saçlarına
sözüm
var
mevsimlere
üfletecek
gibi
içimde
bir
sır
I
have
a
word
for
your
hair,
for
the
seasons,
as
if
a
secret
is
about
to
blow
inside
me.
Bana
öğreten
olmadı
düşünmenin
nasıl
unutulabileceğini
No
one
taught
me
how
to
forget
thinking.
Bilmem
hiç
bu
yolda
yordam
nerede
ağlayıp
gülebileceğimi
I
don't
know
where
I
can
cry
and
laugh
on
this
path.
Sokak
lambaları
göz
kırparken
gördüm
ben
ölebileceğimi
I
saw
that
I
could
die
as
the
street
lamps
blinked.
Dünyanın
adaleti
yokmuş
düşünmedim
sana
sövebileceğimi
I
didn't
think
the
world
had
justice,
that
I
could
swear
at
you.
Karanlık
heryer
umarsız
gözünden
akar
yaş
içimde
savaş
yeri
Darkness
everywhere,
hopeless
tears
flow
from
your
eyes,
my
heart
is
a
battleground.
Yanarsa
yansın
bu
dünya
ziyansız
içinde
yanar
canım
beni
azad
edin
Let
this
world
burn,
harmless,
my
soul
burns
inside,
set
me
free.
Karanlık
heryer
umarsız
gözünden
akar
yaş
içimde
savaş
yeri
Darkness
everywhere,
hopeless
tears
flow
from
your
eyes,
my
heart
is
a
battleground.
Yanarsa
yansın
bu
dünya
ziyansız
içinde
yanar
canım
beni
azad
edin
Let
this
world
burn,
harmless,
my
soul
burns
inside,
set
me
free.
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Tuğrul Bektaş
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.