Paroles et traduction Tuğrul Bektaş - Azad
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Gözün
arkada
kalmasın
sözüm
olsun
gitmem
artık
Don't
you
worry,
my
love,
I
won't
leave
you
anymore,
that's
a
promise.
Ölüm
ağzına
konmasın
asla
canım
alsan
bitmez
hırsım
Don't
let
death
settle
on
your
lips,
my
love,
even
if
you
take
my
life,
my
ambition
won't
fade.
Boşver
tuzak
olsun
gökyüzü
bile
zifir
olmuş
sana
Let
the
sky
be
a
trap,
it's
already
turned
pitch
black
for
you.
Mahalle
yanar
şiir
olurum
ben
saçını
tarayan
uzak
olsun
bana
The
neighborhood
will
burn,
I'll
become
poetry,
the
one
who
combs
your
hair
should
stay
away
from
me.
İçi
gam
dolu
nefretimin
gözü
kör
sözü
dobra
geceleri
kan
yağar
üzerime
My
hatred
is
full
of
sorrow,
its
eyes
are
blind,
its
words
are
twisted,
at
night,
blood
spills
over
me.
Yağmur
semtime
düşer
ama
beni
bozmaz
şafak
sökerken
mahalle
Rain
falls
on
my
neighborhood,
but
it
doesn't
break
me,
as
dawn
breaks,
the
neighborhood...
Kumpası
gibi
zarbolar
üzerime
oynar
sokaklar
evim
Like
a
deck
of
cards,
the
streets
play
tricks
on
me,
the
streets
are
my
home.
Hane
tecavüzü
bu
durumu
kimseler
alttan
almaz
bu
yakışık
değil
This
is
home
invasion,
no
one
will
tolerate
this,
this
is
not
appropriate.
Gülme
bana
gözlerim
beyaz
bahtım
kara
Don't
laugh
at
me,
my
eyes
are
white,
my
fate
is
black.
Sarılıp
umutlara
düştüm
dara
sarılır
lakin
geçmez
yaram
Clinging
to
hope,
I
fell
into
distress,
I
cling
but
my
wound
won't
heal.
Dünya
maphusu
bu
geçmez
zaman
kehribar
tonu
gökyüzüm
aga
This
world
is
a
prison,
time
doesn't
pass,
my
sky
is
the
color
of
amber,
my
love.
Güller
suladım
yarınlar
için
saksılar
mezarlık
oldu
bana
I
watered
roses
for
tomorrow,
but
the
pots
became
my
graveyard.
Karanlık
her
yer
umarsız
gözünden
akar
yaş
içimde
savaş
yeri
Darkness
everywhere,
hopeless,
tears
stream
from
your
eyes,
a
battlefield
inside
me.
Yanarsa
yansın
bu
dünya
ziyansız
içinde
yanar
canım
beni
azad
edin
Let
this
world
burn
if
it
has
to,
harmlessly,
my
soul
burns
inside,
set
me
free.
Karanlık
her
yer
umarsız
gözünden
akar
yaş
içimde
savaş
yeri
Darkness
everywhere,
hopeless,
tears
stream
from
your
eyes,
a
battlefield
inside
me.
Yanarsa
yansın
bu
dünya
ziyansız
içinde
yanar
canım
beni
azad
edin
Let
this
world
burn
if
it
has
to,
harmlessly,
my
soul
burns
inside,
set
me
free.
Benim
özlemim
ağır
müebbet
yüzüm
güler
gönlüme
kasvet
My
longing
is
heavy,
a
life
sentence,
my
face
smiles,
but
my
heart
is
filled
with
gloom.
Derdime
boğarım
karadenizi
aldığı
canlara
sayar
elbet
I'd
drown
my
sorrow
in
the
Black
Sea,
it'll
surely
count
the
lives
it's
taken.
Sözümüz
var
küskünlere
el
kanatan
dikenli
güllere
We
have
a
promise
to
the
resentful,
to
the
thorny
roses
that
draw
blood.
Yeniden
doğacak
güneş
en
tepeden
bahar
kokacak
etraf
kara
günlere
The
sun
will
rise
again
from
the
highest
peak,
spring
will
scent
the
air,
even
on
dark
days.
Bana
gül
deme
hayal
gücüm
inanmaz
gülmeme
Don't
call
me
a
rose,
my
imagination
won't
believe
you're
smiling
at
me.
Şiirlerim
var
kara
günlere
seni
koklamış
en
kötü
güzlere
I
have
poems
for
dark
days,
for
the
worst
autumns
that
smelled
like
you.
Saçlarına
düşen
yıldızların
her
biri
kapanan
gözlerin
için
Each
star
that
falls
on
your
hair
is
for
your
closing
eyes.
Yaktığım
ateşin
közleri
gibiyim
kadehime
doldur
özlemi
içeyim
I'm
like
the
embers
of
the
fire
I
lit,
fill
my
glass,
let
me
drink
my
longing.
Kül
rengi
bulutlara
dal
git
tebessüm
et
maviler
açsın
Dive
into
the
ash-colored
clouds,
go,
smile,
let
the
blue
skies
open
up.
Uğramadıysan
sabah
olmaz
bu
şehir
hep
gecelere
kalmış
If
you
haven't
visited,
morning
won't
come,
this
city
is
stuck
in
perpetual
night.
Bileklerime
düğümlenir
sancılarım
bakışım
sicilime
yansır
My
pains
knot
around
my
wrists,
my
gaze
reflects
in
my
record.
Saçlarına
sözüm
var
mevsimlere
üfletecek
gibi
içimde
bir
sır
I
have
a
promise
to
your
hair,
to
the
seasons,
there's
a
secret
inside
me,
as
if
to
blow
it
away.
Bana
öğreten
olmadı
düşünmenin
nasıl
unutulabileceğini
No
one
taught
me
how
to
forget
thinking.
Bilmem
hiç
bu
yolda
yordam
nerede
ağlayıp
gülebileceğimi
I
don't
know
on
this
path
where
I
can
cry
and
laugh.
Sokak
lambaları
göz
kırparken
gördüm
ben
ölebileceğimi
As
the
street
lamps
blinked,
I
realized
I
could
die.
Dünyanın
adaleti
yokmuş
düşünmedim
sana
sövebileceğimi
I
didn't
think
the
world
had
no
justice,
that
I
could
curse
you.
Karanlık
her
yer
umarsız
gözünden
akar
yaş
içimde
savaş
yeri
Darkness
everywhere,
hopeless,
tears
stream
from
your
eyes,
a
battlefield
inside
me.
Yanarsa
yansın
bu
dünya
ziyansız
içinde
yanar
canım
beni
azad
edin
Let
this
world
burn
if
it
has
to,
harmlessly,
my
soul
burns
inside,
set
me
free.
Karanlık
her
yer
umarsız
gözünden
akar
yaş
içimde
savaş
yeri
Darkness
everywhere,
hopeless,
tears
stream
from
your
eyes,
a
battlefield
inside
me.
Yanarsa
yansın
bu
dünya
ziyansız
içinde
yanar
canım
beni
azad
edin
Let
this
world
burn
if
it
has
to,
harmlessly,
my
soul
burns
inside,
set
me
free.
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Tuğrul Bektaş
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.