Paroles et traduction Volkan Konak - Vasiyet

Vasiyet

Yoldaşlar, nasip olmazsa görmek o günü
Ölürsem kurtuluştan önce yani
Alıp götürün
Anadolu′da bir köy mezarlığına gömün beni
Hasan Bey'in vurdurduğu
Irgat Osman yatsın bir yanımda ve
Çavdarın dibinde toprağa çocuklayıp
Kırkı çıkmadan ölen şehit Ayşe öbür yanımda
Traktörlerle türküler geçsin alt başından mezarlığın
Seher aydınlığında taze insan, yanık benzin kokusu
Tarlalar orta malı, kanallarda su
Ne kuraklık, ne jandarma korkusu
Biz bu türküleri elbette işitecek değiliz
Toprağın altında yatar upuzun
Çürür kara dallar gibi ölüler
Toprağın altında sağır, kör, dilsiz
Ama bu türküleri söylemişim ben
Daha onlar düzülmeden
Duymuşum yanık benzin kokusunu
Traktörlerin resmi bile çizilmeden
Benim sessiz komşulara gelince
Şehit Ayşe′yle Irgat Osman
Çektiler büyük hasreti sağlıklarında
Belki de farkında bile olmadan
Yoldaşlar, ölürsem o günden önce yani
Öyle gibi de görünüyor
Anadolu'da bir köy mezarlığına gömün beni
Ve de uyarına gelirse
Tepemde bir de çınar olursa
Taş maş da istemez hani

Last Will and Testament

Comrades, if I do not live to see that day
And die before salvation
Take me
And bury me in a village cemetery in Anatolia
Let Hasan Bey's victim
Farmhand Osman rest beside me
And martyr Ayşe, who gave birth at the foot of the rye plant
And died before her baby was forty days old, on the other side
Let tractors and folk songs pass by the graveyard
In the light of dawn, fresh humanity, the pungent smell of gasoline
The fields are common property, water runs in the canals
No more drought, no more fear of gendarmerie
We will not hear these songs, of course
Lying beneath the earth, face up
Like dead branches that decay
Deaf, blind, and mute beneath the earth
Yet I have sung these songs
Before they were composed
I have smelled the pungent odor of gasoline
Before tractors were even sketched
As for my silent neighbors
Martyr Ayşe and Farmhand Osman
They endured great suffering in their lives
Perhaps unknowingly
Comrades, if I die before that day
As it seems I will
Bury me in a village cemetery in Anatolia
And if it so pleases
Plant a sycamore over my resting place
I'll need no headstone