Yavuz Bingöl - Tamirci Çırağı - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Yavuz Bingöl - Tamirci Çırağı




Tamirci Çırağı
Apprentice Mechanic
Gönlüme bir ateş düştü yanar ha yanar yanar
My heart burns with a fire, it burns and burns
Ümit gönlümün ekmeği umar ha umar umar
Hope is the bread of my heart, it waits and waits
Elleri ak yumuk yumuk ojeli tırnakları
Her hands are pale and soft, with painted nails
Nerelere gizlesin şu avucun nasırları
Where can she hide the calluses on her palms?
Otomobili tamire geldi dün bizim tamirhaneye
Her car came for repairs yesterday at our auto shop
Görür görmez vurularak başladım ben sevmeye
I fell for her at first sight and started loving her
Ayağında uzun etek dalga dalga saçları
She had a long skirt on, her hair was wavy
Ustam seslendi uzaktan oğlum al takımları
My boss called from afar, “Son, get the tools”
Bir romanda okumuştum buna benzer bir şeyi
I had read something similar in a novel
Cildi parlak kağıt kaplı pahalı bir kitaptı
Its cover was shiny paper, an expensive book
Ne olmuş nasıl olmuşsa aşık olmuştu genç kız
Somehow, the young girl had fallen in love
Yine böyle bir durumda tamirci çırağına
In a similar situation, with an apprentice mechanic
Ustama dedim ki bugün giymeyim tulumları
I said to my boss, “I won't wear my overalls today.”
Arkası puslu aynamda taradım saçlarımı
I combed my hair in front of my foggy mirror
Gelecekti bugün geri arabayı almaya
She was coming back today to get her car
O romandaki hayali belki gerçek yapmaya
Perhaps to make that dream in the novel a reality
Durdu zaman durdu dünya girdi içeri kapıdan
Time stopped, the world stood still as she entered
Öylece bakakaldım gözümü ayırmadan
I stared at her without blinking
Arabanın kapısını açtım açtım girsin içeri
I opened the car door and invited her in
Kalktı hilal kaşları sordu kim bu serseri
Her arched eyebrows rose as she asked, “Who is this bum?”
Çekti gitti arabayla eksozuna boğuldum
She left with her car, leaving me choking on her exhaust
Gözümde tomurcuk yaşlar ağır ağır doğruldum
Tears welled up in my eyes as I slowly stood up
Ustam geldi sırtıma vurdu unut dedi romanları
My boss came and patted my back, “Forget those novels,” he said
İşçisin sen işçi kal giy dedi tulumları
“You're a worker, so be one. Put on your overalls.”





Writer(s): Muhtar Cem Karaca


Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.