Paroles et traduction Yeis Sensura - Kaf Dağı
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Vuslatım
yalın
değil,
her
zaman
yanımda
benim
My
reunion
is
not
simple,
it's
always
by
my
side
Uslanan
bir
kalp
şurda
bekle,
dur
anca
gelir.
A
disciplined
heart
wait
here,
do
not
come
yet.
Kusmalarda
sebebi
sahi
saki,
dur
hancı
geri!
The
reason
for
vomiting
is
the
true
cupbearer,
stop,
innkeeper!
Saymadım
be
yol
yok,
kimdi
yolcu
belli
değil!
I
haven't
counted,
there's
no
path,
who
was
the
traveler
is
unclear!
Her
gün
yeni
bir
günlük
sayfası
açtım
yeni
Every
day
I
opened
a
new
page
in
my
diary
Her
gün
yeni
bir
nesne
zorla
kuşattı
beni
Every
day
a
new
object
forcibly
besieged
me
Her
dün
gene
beleşten
açtı
güneşten
evim
Every
yesterday,
my
house
was
opened
for
free
by
the
sun
Lakin
üşüyordum
kalbim
orda
öldü
demin.
But
I
was
cold,
my
heart
died
there
just
now.
Ben
orda
tek
kanatla
çırpınırdım
gökyüzünde
I
was
there,
fluttering
in
the
sky
with
only
one
wing
Sen
oysa
tek
kanasla
indirirdin
yeryüzüne
You,
however,
would
bring
me
down
to
earth
with
only
one
wing
Utangaçtım
evet
doğru
bakamazdım
yar
yüzüne
I
was
shy,
yes,
it's
true,
I
couldn't
look
at
your
face
Utanmazsın
evet
sen
ağlatırsın
öylesine.
You're
not
shy,
yes,
you,
you
make
me
cry
just
like
that.
Şimdi
onlar
çok
uzakta
rüzgarların
ardındasın
Now
they
are
far
away,
beyond
the
winds
Belki
masal
diyarlarda
kaf
dağının
ardındasın
Perhaps
in
fairy
tale
lands,
beyond
Mount
Kaf
Hangi
diyardasın
bilmem
ama
biz
kirlenirdik.
I
don't
know
what
lands
you're
in,
but
we
would
get
dirty.
Burda
kalan
sade
ben
ve
senin
resimlerindi
All
that's
left
here
is
me
and
your
pictures.
Gittin
gideli
yeryüzüne
pek
çok
nesiller
indi.
Since
you
left,
many
generations
have
come
to
earth.
Güneş
küstü
yar
yüzüme
cezalandık
yağmur
indi.
The
sun
pouted
at
my
face
and
we
were
punished
with
rain.
Bilmiyorum
kaç
zamandır
öyle
sakin
uyumadım
I
don't
know
how
long
it's
been
since
I've
slept
so
peacefully
Bilmiyorsun
hep
sarardı
lakin
gülüm
kurumadı.
You
don't
know,
it's
always
turned
yellow,
but
my
rose
hasn't
withered.
Gülmüyordum
sen
giderken,
durmuyordun
ben
dönerken
I
wasn't
smiling
when
you
left,
you
wouldn't
stop
when
I
returned
Özlüyorum
dön
gel
erken,
inanamıyorum
bir
ton
dert.
I
miss
you,
come
back
soon,
I
couldn't
believe
the
weight.
Kırıldı
kalbim
daktilosu,
işte
o
an
kaçtı
huzur
My
heart's
typewriter
broke,
that's
when
peace
escaped
Kabul
ben
hep
çirozum,
durun
lan
yoktu
lüzum
I
admit
I'm
always
the
cure,
stop,
there
was
no
need
Öldürmek
istemiştin
bir
bıçakla
sen
beni...
You
wanted
to
kill
me
with
a
knife...
Öyle
boktan
hislerim
be
anlatamam
sevgilim.
I
have
such
crappy
feelings,
darling,
I
can't
tell
you.
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.