Paroles et traduction Yeis Sensura - Kurşun Yiyen Asker
Kurşun Yiyen Asker
Bullet Ridden Soldier
Bana
bak,
geriye
dönsen
de
olur.
Look
at
me,
you
can
come
back.
O
gün
unutup,
gelsen
de
olur.
Forgetting
that
day
and
come.
O
gün
seni
ikiye
bölsem
de
olur
Splitting
you
in
two
that
day
would
suffice.
O
gün
birakip
ölsem
de
olur
o
gün.
Even
leaving
you
to
die
that
day
would
do.
Çikar
artik
hadi
maskeni.
Take
off
your
mask
now.
Ölmek
bana
harbiden
az
gelir.
Dying
would
feel
too
light
to
me.
Yerdeyim
ben
yillardan
beri
I've
been
down
on
the
ground
for
years
Kursun
yiyen
asker
gibi.
Like
a
bullet
riddled
soldier.
Genellikle
yorar
beni
düsünmek
seni.
Thinking
of
you
usually
tires
me.
Okunmayan
siir
ya
da
söylenmeyen
sarki
gibi.
Like
an
unread
poem
or
unsung
song.
Benim
adim
okyanusta
kayip
bir
gemi.
My
name's
a
lost
ship
in
the
ocean.
Hem
de
pusulalar
sadece
gösterirken
seni.
While
the
compasses
merely
point
at
you.
Simdi
farkli
rötarlarda
ve
de
farkli
denizlerdeyiz
Now
we're
in
different
seas
and
on
different
delays
Ve
ben
üstte
gidiyorum,
altta
pirana
dolu.
And
I'm
sailing
on
top,
while
below
it's
full
of
piranhas.
Simdi
çabalarim
sonucundan
ulastigim
yerdeyim.
Now
I'm
where
I've
reached
as
a
result
of
my
efforts.
Yani
senden
uzak
farkli
limana
dogru...
That
is,
far
from
you,
towards
a
different
harbor...
Iyi
de
seni
düsünmek;
çölde
kulaç
atmak
gibi,
okyanusta
susamaktan
farksiz.
Well
then,
thinking
of
you;
it's
like
swimming
in
the
desert,
no
different
from
being
thirsty
in
the
ocean.
Ne
oldugunu
bilmesem
de
gemide
kocaman
bir
delik
var.
Even
if
I
don't
know
what
happened,
there's
a
huge
hole
on
the
ship.
Batmak
için
seni
fazlasiyla
unutmak...
To
sink,
I
need
to
forget
you
much
more...
Bana
bak,
geriye
dönsen
de
olur.
Look
at
me,
you
can
come
back.
O
gün
unutup,
gelsen
de
olur.
Forgetting
that
day
and
come.
O
gün
seni
ikiye
bölsem
de
olur
Splitting
you
in
two
that
day
would
suffice.
O
gün
birakip
ölsem
de
olur
o
gün.
Even
leaving
you
and
dying
that
day
would
do.
Çikar
artik
hadi
maskeni.
Take
off
your
mask
now.
Ölmek
bana
harbiden
az
gelir.
Dying
would
feel
too
light
to
me.
Yerdeyim
ben
yillardan
beri
I've
been
down
on
the
ground
for
years
Kursun
yiyen
asker
gibi.
Like
a
bullet
riddled
soldier.
Simdi
halim:
teli
olmayan
gitar;
yere
sürtecek
kadar,
tekersiz
bir
araç
Now
my
state:
a
guitar
without
strings;
a
vehicle
without
wheels,
scraping
against
the
ground
Ondan
reenkarne
olmak
istemezsin
bir
daha.
You
wouldn't
want
to
reincarnate
for
it
again.
Hele
bunun
için
yoksa
birer
amaç.
Especially
if
there's
no
purpose
for
it.
Artik
yerçekimi
çekmiyorsa
beni
yere,
If
gravity's
no
longer
pulling
me
down,
Okyanusun
içinde
nefes
almayi
dene.
Try
breathing
under
the
ocean's
water.
Ve
yukaridaki
biyik
iste,
asagidaki
sakal:
And
the
mustache
up
above,
the
beard
below:
Beni
kaldirma
kuvveti
bile
beni
kaldirmiyorkene...
When
even
buoyancy
won't
lift
me
up...
Bu
okyanusun
içinde
bogulmak
gibi...
This
is
like
drowning
in
the
ocean...
Bu
parasizlik
içinde
kovulmak
gibi...
This
is
like
being
fired
in
poverty...
Bu
insandan
uzaklasip
bulutlara
gidip,
This
is
like
getting
away
from
people
and
going
up
to
the
clouds,
Hatirlamak
için
seni
unutmamak
gibi...
Not
to
forget
you,
but
to
remember...
Bana
bak,
geriye
dönsen
de
olur.
Look
at
me,
you
can
come
back.
O
gün
unutup,
gelsen
de
olur.
Forgetting
that
day
and
come.
O
gün
seni
ikiye
bölsem
de
olur
Splitting
you
in
two
that
day
would
suffice.
O
gün
birakip
ölsem
de
olur
o
gün.
Even
leaving
you
and
dying
that
day
would
do.
Çikar
artik
hadi
maskeni.
Take
off
your
mask
now.
Ölmek
bana
harbiden
az
gelir.
Dying
would
feel
too
light
to
me.
Yerdeyim
ben
yillardan
beri
I've
been
down
on
the
ground
for
years
Kursun
yiyen
asker
gibi.
Like
a
bullet
riddled
soldier.
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Album
Son
date de sortie
01-02-2013
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.