Yener Çevik - Menü - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Yener Çevik - Menü




Menü
Menu
Paranoya var zaten, kuruyo′m da kuruyo'm
Paranoia exists, I'm drying out, drying out
Kimse bilmiyo′ da boğazıma kadar doluyum
Nobody knows, but I'm full to my throat
Eylül sonu, ekim dedimi
End of September, they call it October
Sonbahar geldi gene tuttu elimi
Autumn has come, again holding my hand
Uzun bi' sessizlik, sesi filmi
A long silence, movie's sound
Karadüzen bağlama, bozlak mevsimi
Karadüzen bağlama, bozlak season
Üşümüş dilimi, sıcak çay ısıtmış
My cold tongue got warmed by a hot tea
Rüzgar şarkı söylüyo', adı ıslıkmış
Wind is singing, its name is humming
Ne güzel di′mi? Hafif ve salınık!
How beautiful, isn't it? Light and graceful!
Dertlerime yol verdim, yok onlar artık
I let my troubles go, they're gone now
Şimdi saat sekizi azcık geçiyo′
Now it's a little past eight
Kimi sevap, kimi de haram içiyo'
Some drink for good, some for evil
Ben Romeo değilim, Juliet arıyan
I'm not Romeo, searching for Juliet
Sen neye inanmak istersen, ona inan
You believe in what you want to believe
Kısık göz, kısık ses, pazar günü
Low eyes, low voice, Sunday
Kerem ve Meriç kardeşimle geçirdim dünü
Yesterday I spent with my brother Kerem and Meriç
Bu yazımın günlüğü, tüm kışlara
This is my summer's diary, for all the winters
Selam olsun kurşuni, kanatlı kuşlara
Hello to the dark-gray, winged birds
Kumbarada biriken, bozukluklar gibi
Like the small change that accumulates in a piggy bank
Darmadağın, yalnızken insan
Scattered, humans when alone
İki cümle kursam sonbaharda
If I write a couple of sentences in autumn
Sen sansanki, geldi nisan
You feel as if April has come
Kumbarada biriken, bozukluklar gibi
Like the small change that accumulates in a piggy bank
Darmadağın, yalnızken insan
Scattered, humans when alone
İki cümle kursam sonbaharda
If I write a couple of sentences in autumn
Sen sansanki, geldi nisan
You feel as if April has come
Yatalak geçirdiğim bir seneye
On one year that I spent bedridden
Ekleyiver yazdığım tüm şarkıları
I've added all the songs I wrote
Kalplerimiz ya kırık, ya yaralı
Our hearts are either broken or wounded
Ben anladım olayı, yalnızlığa sarılıp
I got the point, hugging loneliness
Bir yerden tanıdık gelebilir sana
It can sound familiar to you
Gölgen bile yok, ışıklar kapandığında
Not even your shadow is there when the lights are out
Konuş′cak bi' şey de kalmadı da sanki
There isn't anything to talk about, as if
Her satırda özlem ve hasret saki
In every line, nostalgia and longing are the bartenders
Dolduruyo′ gırtlağıma kadar yine beni
They fill me up again, to my throat
Düşünmüyo'm desem de, düşünüyo′m seni
Even when I say that I don't think, I still think of you
Açtım gene bir paket tütünü yeni
I've opened a new pack of cigarettes
İçiyo'm, ciğerime ciğerime seni
I smoke you, to my lung
Neyse ben hiç darılmadım ki sana
Anyways, I'm not mad at you
Harbidende kavuşmadım ki sana
Because I've never been with you anyway
Kader nasip böyleymiş be güzelim
Fate and fortune wanted it to be like this my beauty
Tek bastonumla da ben güzelim
I'm still beautiful, even with only one cane
Kumbarada biriken, bozukluklar gibi
Like the small change that accumulates in a piggy bank
Darmadağın, yalnızken insan
Scattered, humans when alone
İki cümle kursam sonbaharda
If I write a couple of sentences in autumn
Sen sansanki, geldi nisan
You feel as if April has come
Kumbarada biriken, bozukluklar gibi
Like the small change that accumulates in a piggy bank
Darmadağın, yalnızken insan
Scattered, humans when alone
İki cümle kursam sonbaharda
If I write a couple of sentences in autumn
Sen sansanki, geldi nisan
You feel as if April has come
Böyle geçiyo' zaman
So goes time
Ağır ağır, sağır sağır
Slowly and heavily, deaf
Böyle geçiyo′ zaman
So goes time
Kalem, kağıt, satır satır Rap
Pen, paper, line by line Rap






Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.