Paroles et traduction Yeni Türkü - Gece Yarıları

Gece Yarıları

Gece yarıları tenhadır buraları
Ne in ne cin
Kırmızı lambası sanki kan damlası
Demiryolu geçidinin

Dağılmış su dumanı şimşekli bir karanlığa
Yağmurun altında çınar
Çınarın altında o karaltı

Bırakılmış bir araba
Sağ arka lastiği yırtılmış
Camlarında kurşun delikleri
İçinde barut kokusu var
Hala çalışıyor silecekleri
Bir sola bir sağa
Bir sola bir sağa

Gece yarıları tenhadır buraları
Ne in ne cin
Kırmızı lambası
Sanki kan damlası
Demiryolu geçidinin

Şimşekler yaladıkça nikelajını
Tırnak uçlarında çıtır çıtır yoğun bir elektrik sokağa

Bu araba mutlaka çalınmıştır
Şüpheli ne zaman bulabilecekleri
Dışarda unutmuş bir ayağını
Bir genç direksiyona yıkılmıştır
Kanı sımsıcak damlıyor dirseklerinden koltuğa

Roman çoktan bitmiş, yol bitmiş
Bitmiş kavga
Hala çalışıyor silecekleri
Bir sola bir sağa
Bir sola bir sağa
Bir sola bir sağa

Gece yarıları tenhadır buraları
Ne in ne cin
Kırmızı lambası sanki kan lambası
Demiryolu geçidinin

Midnights

The nights are lonely here
Neither man nor beast
Its red light like a drop of blood
On the railway crossing

The rain's mist fades into stormy darkness
The plane tree in the rain
That dark shape beneath the plane tree

An abandoned car
Its back right tire blown out
Bullet holes in its windows
Inside it smells of gunpowder
Its wipers still working
Left to right
Left to right

The nights are lonely here
Neither man nor beast
Its red light
Like a drop of blood
On the railway crossing

Lightning licks at its chrome
Intense electricity crackles at your fingertips

This car must have been stolen
The perps probably ditched it
Forgot their spare tire
A young man slumped over the steering wheel
His blood still warm as it drips from his elbows onto the seat

The novel has long since ended, the journey's over
The fight is done
Yet the wipers still work
Left to right
Left to right
Left to right

The nights are lonely here
Neither man nor beast
Its red light like a blood light
On the railway crossing