Paroles et traduction Yusuf Burak - O Başka Sokakta
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
O Başka Sokakta
On Another Street
Bir
anda
keser
atarım
garanti
gördüğün
o
ipleri
I'd
cut
those
ropes
you
see
in
an
instant,
I
guarantee.
Bir
taraf
umut
dolu
bir
tarafta
ayrılık
vakitleri
Hope
on
one
side,
farewell
on
the
other.
Hayat
kötüleri
hep
kucakladın
da
peki
ya
bizleri?
You
always
embraced
the
bad,
but
what
about
us?
Mutluyduk
fakat
sen
önceden
toplamışsın
valizleri
We
were
happy,
but
you'd
already
packed
your
bags.
Çözüm
filan
bulamazsın
hislerin
hiç
temiz
değil
You
won't
find
any
solutions,
your
feelings
aren't
clean.
Defalarca
kulaç
atıp
sonunda
boğulduğum
denizdeyim
I'm
in
a
sea
where
I've
swum
and
drowned
countless
times.
Sana
gelmeye
çalışırken
kendim
çamura
batmışım
I
was
trying
to
reach
you,
but
I
got
stuck
in
the
mud
myself.
Ama
tam
şuan
gelsen
seni
hislerimle
temizlerim
But
if
you
came
right
now,
I'd
cleanse
you
with
my
feelings.
Yanlış
yerde
bekliyorum
o
artık
başka
sokakta
I'm
waiting
in
the
wrong
place,
you're
on
another
street
now.
Her
aşkın
sonunda
değişmez
kaldırımlar
tokatlar
The
sidewalks
always
slap
at
the
end
of
every
love
story.
Yeşerttiğin
çiçekler
birgün
tek
bakışta
solarlar
The
flowers
you
bloomed
will
wither
with
a
single
glance
one
day.
Benim
hala
ümidim
var
elbet
beni
sana
sorarlar
I
still
have
hope,
they'll
ask
about
me,
you
see.
Karanlık
odamı
süslüyorken
güneşe
hiç
alışmadım
I
never
got
used
to
the
sun
while
decorating
my
dark
room.
Yokluğunla
baş
başbaşayken
varlığınla
barışmadım
I
haven't
made
peace
with
your
presence
while
I'm
alone
with
your
absence.
Sahteliğe
gelemem
ben
nerde
doğru
varsa
alkışlarım
I
can't
stand
pretense,
I
applaud
wherever
there's
truth.
Senle
düşmekten
daha
güzel
tek
başıma
kalkışlarım
Falling
with
you
is
nothing
compared
to
my
solo
rises.
Peşinden
hala
geliyorken
yüzüme
bakıp
git
demiştin
You
told
me
to
go
while
I
was
still
following
you.
Herkese
açtığın
kalp
odalarını
bir
bana
kitlemiştin
You
locked
the
chambers
of
your
heart
that
you
opened
for
everyone
else,
just
for
me.
Senden
nefret
ettiğimi
söylesem
bile
hala
bitmemişti
Even
if
I
said
I
hated
you,
it
still
wasn't
over.
Kuyumu
çok
kazdılarda
hiçbiri
sen
gibi
itmemişti
They
dug
my
grave
deep,
but
none
of
them
pushed
me
like
you
did.
Beklerken
özlemektense
ölmüşüm
bunu
hiç
anlamadın
You
never
understood
that
I
died
from
longing
while
waiting.
Aynı
kare
hafızamda
gözünden
bi
damla
yaş
damlamadı
The
same
frame
in
my
memory,
not
a
single
tear
from
your
eyes.
Bizi
yıllar
önce
ayıran
kader
hiçbir
zaman
bağlamadı
Fate
separated
us
years
ago,
and
it
never
brought
us
back
together.
Yerime
koydukların
mutluluğu
sağlamadı
Those
you
replaced
me
with
didn't
bring
happiness.
Güzel
gülen
gözlerin
artık
neden
yalan
damlatıyor
Why
do
your
beautiful
laughing
eyes
now
drip
with
lies?
Onca
anımız
vardı
nedense
beni
hep
kötü
anlatıyor
We
had
so
many
moments,
why
are
you
always
painting
me
bad?
Sahiden
şu
dünya
bir
seven
insanları
mı
ağlatıyor
Does
this
world
really
make
lovers
cry?
Ve
bilki
senin
gözlerine
açılan
kalbim
yan
yatıyor
And
know
that
the
heart
that
opened
to
your
eyes
is
lying
on
its
side.
Yüzüne
bakarken
demeyi
isterdim
ki
ben
yenilmedim
Looking
into
your
face,
I
wanted
to
say,
I
haven't
been
defeated.
Şu
kalbim
hala
çok
yük
taşıyor
ve
diyemem
delirmedim
This
heart
of
mine
still
carries
a
heavy
load,
and
I
can't
say
I've
gone
mad.
Duygularım
hep
sanaydı
gittiğinden
beri
getirmedin
My
feelings
were
always
yours,
you
haven't
brought
them
back
since
you
left.
Nasıl
oldu
da
ben
hala
bi
umutla
gelir
dedim
How
did
I
still
think
you'd
come
back
with
a
glimmer
of
hope?
Vedalar
zor
gelsede
aynı
yerden
kanayamazsın
Even
though
goodbyes
are
hard,
you
can't
bleed
from
the
same
place.
Telefonlar
dönüyor
meşgule
istesende
arayamazsın
Phones
spin,
busy,
even
if
you
want
to
get
through.
Kör
birine
ışık
olursun
da
görmesini
sağlayamazsın
You
can
be
a
light
to
the
blind,
but
you
can't
make
them
see.
Göz
pınarların
kurumuş
artık
zorlasan
ağlayamazsın
Your
tear
ducts
are
dried
up
now,
you
can't
force
yourself
to
cry
anymore.
Beni
hala
tanımıyorsun
istersem
silerim
tüm
izleri
You
still
don't
know
me,
I
can
erase
all
traces
if
I
want.
Hiç
haketmedin
ama
sana
karşı
masumdu
tüm
hislerim
You
didn't
deserve
it,
but
my
feelings
towards
you
were
innocent.
Geçmişe
dönüp
baktığımda
nefretinle
doldu
genizlerim
Hesabı
sorulur
elbet
kıyısında
boğulduğum
denizlerin
Looking
back,
my
nasal
passages
are
filled
with
your
hatred.
Those
seas
where
I
drowned
will
be
held
accountable.
O
başka
sokakta
o
sokağa
girilmez
artık
On
that
other
street,
you
can't
enter
that
street
anymore.
Birtek
aydınlığı
isterken
karanlığın
en
dibine
battık
We
wanted
just
a
sliver
of
light,
but
we
plunged
into
the
deepest
darkness.
Onu
defalarca
affettim
sırf
bu
yüzden
bitmez
sandım
I
forgave
you
countless
times,
just
because
of
that,
I
thought
it
wouldn't
end.
Hasret
rüzgarları
esti
artık
dinmez
yangın
The
winds
of
longing
have
blown,
the
fire
won't
stop
now.
O
başka
sokakta
aynı
pencereye
bakmam
artık
On
that
other
street,
I
won't
look
at
the
same
window
anymore.
Senin
arkandan
bir
sigara
daha
yakmam
artık
I
won't
light
another
cigarette
for
you
anymore.
Unutmamı
istiyorsan
umut
dolu
bakma
artık
If
you
want
me
to
forget,
don't
look
at
me
with
hope
anymore.
Çok
değiştim
istenmediğim
yerde
kalmam
artık
I've
changed
a
lot,
I
won't
stay
in
a
place
where
I'm
not
wanted
anymore.
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Yusuf Music
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.