Paroles et traduction Yıldız Tilbe feat. Ceza - Tutsak
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Aydınlık
mısın
benim
kadar
ve
karanlık?
Are
you
as
bright
as
I
am
and
dark?
Hasret
yakarmış,
kavuşmak
varmış
Longing
burns,
reunion
exists
Güneşten
sıcak,
sudan
çıplak
Hotter
than
the
sun,
naked
in
the
water
Sanırım
hiçbir
şey
yok
aramızda
I
guess
there's
nothing
between
us
(Aşktan
başka)
(Except
love)
(Aşktan
başka)
(Except
love)
(Aşktan
başka)
(Except
love)
(Aşktan
başka)
(Except
love)
(Aşktan
başka)
(Except
love)
(Aşktan
başka)
(Except
love)
(Aşktan
başka)
(Except
love)
(Aşktan
başka)
(Except
love)
Vay
hayat,
ey
hayat
Oh
life,
O
life
Denizde
vardı
oltam,
bir
balık
tuttum
zannettim
I
had
a
fishing
rod
in
the
sea,
I
thought
I
caught
a
fish
Baktım
hepsi
rüyaymış,
mekanım
yanmış
bir
orman
(orman)
I
saw
that
it
was
all
a
dream,
my
place
was
a
burnt
forest
(forest)
Ve
tek
seçimse
çaresizlik,
buna
inanma
And
if
the
only
choice
is
despair,
don't
believe
it
Göz
gördüğünden
korkmaz
The
eyes
are
not
afraid
of
what
they
see
Eski
bensem,
bir
çiçek
olsam
da
solmam
(solmam)
If
I
were
my
old
self,
I
would
not
wither
even
if
I
were
a
flower
(wither)
Anlatsın
bilen
kimse
Let
someone
who
knows
tell
Hep
çeken
bilir
demişler,
çekense
susmuş
They
say
the
one
who
always
suffers
knows,
but
the
one
who
suffers
is
silent
Hep
konuşmuş
çekmeyen
kim
varsa
(varsa)
The
one
who
does
not
suffer
always
speaks
(speaks)
Anlatsın
derdi
çeken
hüzün
kaplı
yüzlerinde
kırışmakta
Let
the
one
who
suffers
tell,
their
sorrow
is
reflected
in
their
wrinkled
faces
Dertler
birdi;
ellerinde
kürek,
kazma
(kazma)
The
troubles
were
the
same;
they
had
shovels
and
pickaxes
in
their
hands
(pickaxes)
Ve
der
ki
şeytan
yazma
And
the
devil
says,
don't
write
Ben
uysam
neyle
anlatırım
If
I
obey,
how
will
I
tell?
Neyle
anlarım
ben
anlatmazsam
hangi
sazla
(sazla)
How
will
I
understand
if
I
don't
tell,
with
which
instrument
(instrument)
Mürekkebim
elimde
kâğıdım,
aynam
My
ink
is
in
my
hand,
my
paper,
my
mirror
Gönlü
saydam
olan
anlar
ancak
işte
sayfam
Only
the
one
with
a
clear
heart
can
understand,
here
is
my
page
Her
gün
intihar
eşikte
ve
umutlar
beşikte
(beşikte)
Every
day
suicide
is
at
the
door
and
hope
is
in
the
cradle
(cradle)
Bu
dünya
kapkaranlık
ışık
başka
yerde,
herkes
peşinde
This
world
is
pitch
black,
light
is
somewhere
else,
everyone
is
after
it
Herkes
sandığı
kadar
iyi
olsaydı
keşke
I
wish
everyone
were
as
good
as
they
think
they
are
En
azından
ay
beklerdi
üstümde
yalnız
gecede
(gecede)
At
least
the
moon
would
wait
over
me
on
a
lonely
night
(night)
Başka
seveceksin,
başka
türlü
You
will
love
someone
else,
in
a
different
way
Başka
şekilde,
başka
biçimde
In
a
different
form,
in
a
different
manner
Güneşten
sıcak,
sudan
çıplak
Hotter
than
the
sun,
naked
in
the
water
Martıların
kanadı
gibi
Like
the
wings
of
seagulls
Hiç
kimsenin
kalbi
yok
No
one
has
a
heart
Bu
benim
kendi
alın
yazım
seveceğim
This
is
my
own
destiny,
I
will
love
Hiç
kimsenin
şansı
yok
No
one
has
a
chance
Bu
benim
kendi
alın
yazım
seveceksin
This
is
my
own
destiny,
you
will
love
Başka
yolu
yok
There
is
no
other
way
Hiç
kimsenin
kalbi
yok
No
one
has
a
heart
Bu
benim
kendi
alın
yazım
seveceğim
This
is
my
own
destiny,
I
will
love
Başka
yolu
yok
There
is
no
other
way
Hiç
kimsenin
şansı
yok
No
one
has
a
chance
Bu
benim
kendi
alın
yazım
seveceksin
This
is
my
own
destiny,
you
will
love
Başka
yolu
yok
There
is
no
other
way
(Seveceksin
başka
yolu
yok)
(You
will
love,
there
is
no
other
way)
Naklen
mutluluk
istiyoruz,
di
mi?
We
want
happiness
on
the
spot,
don't
we?
Naklen
huzur
istiyoruz
We
want
peace
on
the
spot
Naklen
sevgi
istiyoruz
We
want
love
on
the
spot
Niye
varız?
Why
do
we
exist?
(Aşktan
başka)
(Except
love)
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.