Aşık Veysel - Dünyada Tükenmez Murat Var İmiş - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Aşık Veysel - Dünyada Tükenmez Murat Var İmiş




Dünyada Tükenmez Murat Var İmiş
There Are No Endings in the World, My Murat
Dünyada tükenmez murat var imiş, var imiş, var imiş
There are no endings in the world, my Murat, my Murat, my Murat
Ne alani gördüm ne murat gördüm
I saw neither destiny nor Murat
Ne alani gördüm ne murat gördüm sevdiğim
I saw neither destiny nor Murat, my love
Meşakkatin adın murat koymuşlar, koymuşlar, koymuşlar
They've named hardship "destiny", my destiny, my destiny
Dünyada ne lezzet ne bir tat gördüm
I saw no delight nor savoring in the world
Dünyada ne lezzet ne bir tat gördüm, sevdiğim
I saw no delight nor savoring in the world, my love
Ölüm var dünyada yok imiş murat, gel buraya sevdiğim
There is death in the world, there is no destiny, come here, my love
Günbegün artıyor türlü meşekkat
Hardship grows day by day
Günbegün artıyor türlü meşekkat, sevdiğim
Hardship grows day by day, my love
Kalmamış dünyada ehl-i kanaat, kanaat, kanaat
There's no more contentment in the world, my contentment, my contentment
İnsanlar içinde çok fesat gördüm
I saw much corruption in people
İnsanlar içinde çok fesat gördüm, sevdiğim
I saw much corruption in people, my love
Nuşveranı Adil nerede tahtı, vay tahtı sevdiğim
Where is Nushirvan the Just's throne, oh his throne, my love
Süleyman mührünü kime bıraktı
To whom did Solomon give his seal
Süleyman mührünü kime bıraktı, sevdiğim
To whom did Solomon give his seal, my love
Resul-ü Ekrem'in kanunu haktı, de haktı sevdiğim
The Messenger of God's law was the ultimate law, the ultimate law, my love
Her ömrün sonunda bir feryat gördüm
I saw a wail at the end of every life
Her ömrün sonunda bir feryat gördüm, sevdiğim
I saw a wail at the end of every life, my love
Var mıdır dünyada gelip de kalan, de kalan sevdiğim
Is there anyone who came and remained, who remained, my love
Gülüp baştan başa muradın alan
Who took his desire and shared his purpose
Gülüp baştan başa muradın alan, sevdiğim
Who took his desire and shared his purpose, my love
Muradı maksudu hepisi yalan, yalan sevdiğim
His desire, his purpose, all lies, all lies, my love
Ölümlü dünyada hakikat gördüm
I saw truth in this mortal world
Ölümlü dünyada hakikat gördüm, sevdiğim
I saw truth in this mortal world, my love
Dönüyor bir dolap çarkı belirsiz, belirsiz, belirsiz
A wheel turns with no definite direction, no direction, no direction
Çağlayan bir su var arkı belirsiz
There's a flowing water without a definite channel
Çağlayan bir su var arkı belirsiz, sevdiğim
There's a flowing water without a definite channel, my love
Veysel neler satar narhı belirsiz, belirsiz, belirsiz
What Veysel sells has no definite price, no definite price, no definite price
Ne müşteri gördüm ne hesap gördüm
I saw neither a customer nor an account
Ne müşteri gördüm ne hesap gördüm, sevdiğim
I saw neither a customer nor an account, my love






Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.