Paroles et traduction Özgün - Siyah Beyaz
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Siyah Beyaz
Black and White
Uzun
zamandır
hiç
konuşmadık
We
haven't
spoken
in
a
long
time
Yüzünü
göremez
oldum
diye
ben
hiç
unutmadım
I
haven't
forgotten
you
just
because
I
can't
see
your
face
Mahallemizden
gittin
gideli
Ever
since
you
left
our
neighborhood
Kapının
önündeki
küçük
kediyle
konuşmadım
I
haven't
spoken
to
the
little
cat
in
front
of
your
door
Ektiğin
tomurcuklu
çiçekleri
The
budding
flowers
you
planted
Suladım
her
pazartesi
elimle,
hiç
kurutmadım
I
watered
them
every
Monday
with
my
own
hands,
I
never
let
them
die
Şimdi
bi'
görsen
nasıl
filizlendi
If
you
could
see
how
they've
blossomed
now
Köşeyi
dönüp
bir
gün
gelirsin
diye
toplamadım
I
haven't
picked
them,
hoping
you'd
come
around
the
corner
one
day
Of,
şimdi
yalnız
kaldı
gözlerim
Oh,
now
my
eyes
are
lonely
Sensiz
ve
anlamsız
Without
you,
they're
meaningless
Gel
de
otur
biraz
Come
sit
for
a
while
Çok
zamansız
gittin,
ellerim
bak
yalnız
You
left
too
soon,
look
how
lonely
my
hands
are
Yanı
yanı
başıma
otur
düşün
biraz
Sit
next
to
me
and
think
for
a
while
Bu
sene
de
bahçelerde
hep
üzüm,
kiraz
This
year,
the
gardens
are
full
of
grapes
and
cherries
Bal
damlayan
dudaklarından
şöyle
biraz
Just
a
little
bit
from
your
honey-dripping
lips
Öpücük
almadan
ölürsem
ömrüm
hep
siyah
beyaz
If
I
die
without
a
kiss
from
you,
my
life
will
be
black
and
white
Yanı
yanı
başıma
otur
düşün
biraz
Sit
next
to
me
and
think
for
a
while
Bu
sene
de
bahçelerde
hep
üzüm,
kiraz
This
year,
the
gardens
are
full
of
grapes
and
cherries
Bal
damlayan
dudaklarından
şöyle
biraz
Just
a
little
bit
from
your
honey-dripping
lips
Öpücük
almadan
ölürsem
ömrüm
hep
siyah
beyaz
If
I
die
without
a
kiss
from
you,
my
life
will
be
black
and
white
Uzun
zamandır
hiç
konuşmadık
We
haven't
spoken
in
a
long
time
Yüzünü
göremez
oldum
diye
ben
hiç
unutmadım
I
haven't
forgotten
you
just
because
I
can't
see
your
face
Mahallemizden
gittin
gideli
Ever
since
you
left
our
neighborhood
Kapının
önündeki
küçük
kediyle
konuşmadım
I
haven't
spoken
to
the
little
cat
in
front
of
your
door
Ektiğin
tomurcuklu
çiçekleri
The
budding
flowers
you
planted
Suladım
her
pazartesi
elimle,
hiç
kurutmadım
I
watered
them
every
Monday
with
my
own
hands,
I
never
let
them
die
Şimdi
bi'
görsen
nasıl
filizlendi
If
you
could
see
how
they've
blossomed
now
Köşeyi
dönüp
bir
gün
gelirsin
diye
toplamadım
I
haven't
picked
them,
hoping
you'd
come
around
the
corner
one
day
Of,
şimdi
yalnız
kaldı
gözlerim
Oh,
now
my
eyes
are
lonely
Sensiz
ve
anlamsız
Without
you,
they're
meaningless
Gel
de
otur
biraz
Come
sit
for
a
while
Çok
zamansız
gittin,
ellerim
bak
yalnız
You
left
too
soon,
look
how
lonely
my
hands
are
Yanı
yanı
başıma
otur
düşün
biraz
Sit
next
to
me
and
think
for
a
while
Bu
sene
de
bahçelerde
hep
üzüm,
kiraz
This
year,
the
gardens
are
full
of
grapes
and
cherries
Bal
damlayan
dudaklarından
şöyle
biraz
Just
a
little
bit
from
your
honey-dripping
lips
Öpücük
almadan
ölürsem
ömrüm
hep
siyah
beyaz
If
I
die
without
a
kiss
from
you,
my
life
will
be
black
and
white
Yanı
yanı
başıma
otur
düşün
biraz
Sit
next
to
me
and
think
for
a
while
Bu
sene
de
bahçelerde
hep
üzüm,
kiraz
This
year,
the
gardens
are
full
of
grapes
and
cherries
Bal
damlayan
dudaklarından
şöyle
biraz
Just
a
little
bit
from
your
honey-dripping
lips
Öpücük
almadan
ölürsem
ömrüm
hep
siyah
beyaz
If
I
die
without
a
kiss
from
you,
my
life
will
be
black
and
white
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): özgün Uğurlu
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.