Paroles et traduction Şanışer feat. Melis Fis - İnsanlar - Live
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
İnsanlar - Live
People - Live
(İnsanlar,
hmm)
(People,
hmm)
İnsanlar
(insanlar)
üstüme,
üstüme
gelir
(gelir,
gelir,
gelir)
People
(people)
come
over
me,
over
me
(come,
come,
come)
İstediğini
aldı
mı
gider
(gider,
gider,
gider)
If
they
get
what
they
want,
they
leave
(leave,
leave,
leave)
Çoğu
beni
bilir,
bi'
şey
demem
Most
know
me,
I
won't
say
anything
Her
yanım
bi'
dert
zaten
My
whole
being
is
just
trouble
(Her
yanım
bi'
dert,
benim
her
yanım
bi'
dert)
(My
whole
being
is
just
trouble,
my
whole
being
is
just
trouble)
Beni
eylerler,
beni
oyalarlar
They
annoy
me,
they
distract
me
Adıma
kararlar
verirler
(adıma
kararlar
verirler)
They
make
decisions
in
my
name
(they
make
decisions
in
my
name)
Her
seferinde
daha
büyük
zararlar
verirler
(hmm)
They
cause
more
and
more
harm
every
time
(hmm)
Dillerinde,
yalandan
yeminler
Lies
on
their
tongues,
false
oaths
Aklım
almaz,
kendilerinden
nasıl
bu
kadar
eminler?
I
can't
understand
how
they
can
be
so
sure
of
themselves?
Benim
beni
var
ettiğim
yerler
sessiz
The
places
where
I
have
made
myself
are
silent
Sizin
dünyanız
sağır
eder
dimağımı
Your
world
deafens
my
mind
Ben
huzurun
peşindeyken,
peşimdedir
While
I
am
chasing
peace,
it
is
after
me
İnsanlar
her
şeyi
isterler,
çekinmezler
People
want
everything,
they
don't
hesitate
Yoluma
taş
olur
çekilmezler
They
become
stones
in
my
path,
they
don't
move
Dört
taraftan
yüklenirler
They
press
on
me
from
all
sides
Üstüme,
üstüme
gelirler
They
come
over
me,
over
me
İnsanlar
asla,
azla
yetinmezler
People
never,
ever
settle
for
less
Anlatsam
da
anlamazlar
Even
if
I
explain,
they
don't
understand
Dört
taraftan
yüklenirler
They
press
on
me
from
all
sides
Üstüme,
üstüme
gelirler
They
come
over
me,
over
me
Üstüme,
üstüme
gelirler
yalanlar,
yeminler
Lies,
oaths
come
over
me,
over
me
Üstüme,
üstüme
gelirler
tabanlar,
zeminler
(hmm)
Grounds,
floors
come
over
me,
over
me
(hmm)
Sıkışırlar,
sıkışırlar
benimle
They
get
stuck,
they
get
stuck
with
me
Bile
bile
yaşar,
kendi
kuyumu
kazarım
ellerimle
Knowing
full
well,
I
dig
my
own
grave
with
my
own
hands
Bin
türlü
saçma
dert
aklımda
A
thousand
different
ridiculous
troubles
in
my
mind
Sahipsiz
bir
bavul
gibi
dönüp
duruyorum
bagaj
hattında
Like
an
unclaimed
suitcase,
I
keep
going
round
and
round
on
the
luggage
belt
Sanki
ben
duruyorum
ama
yer
kayıyo'
altımda
It's
like
I'm
standing
still,
but
the
ground
is
shifting
beneath
me
Ve
sürekli
birileri
konuşup
duruyo'
And
constantly
someone
keeps
talking
Arkamdan
benim
hakkımda
sanki
(sanki)
About
me
behind
my
back,
as
if
(as
if)
Benim
beni
var
ettiğim
yerler
sessiz
The
places
where
I
have
made
myself
are
silent
Sizin
dünyanız
sağır
eder
dimağımı
(ooo)
Your
world
deafens
my
mind
(ooo)
Ben
huzurun
peşindeyken,
peşimdedir
While
I
am
chasing
peace,
it
is
after
me
İnsanlar
her
şeyi
isterler,
çekinmezler
(çekinmezler)
People
want
everything,
they
don't
hesitate
(they
don't
hesitate)
Yoluma
taş
olur
çekilmezler
(çekilmezle)
(hımm)
They
become
stones
in
my
path,
they
don't
move
(they
don't
move)
(hımm)
Dört
taraftan
yüklenirler
They
press
on
me
from
all
sides
Üstüme,
üstüme
gelirler
They
come
over
me,
over
me
İnsanlar
(insanlar),
asla
azla
yetinmezler
(azla
yetinmezler)
People
(people),
never
settle
for
less
(never
settle
for
less)
Anlatsam
da
anlamazlar
(anlamazlar)
Even
if
I
explain,
they
don't
understand
(they
don't
understand)
Dört
taraftan
yüklenirler
They
press
on
me
from
all
sides
Üstüme,
üstüme
gelirler
They
come
over
me,
over
me
Évaluez la traduction
Seuls les utilisateurs enregistrés peuvent évaluer les traductions.
Writer(s): Sarp Palaur
Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.