Şehinşah - Meclis-i Ala - traduction des paroles en anglais

Paroles et traduction Şehinşah - Meclis-i Ala




Meclis-i Ala
Supreme Council
Zayıfladı ilişkiler ve dostluğu çelişkilerle yediler
Relationships weakened, they devoured friendship with contradictions, girl
"İnsanoğlu" dediler, her nesilde üzülen oydu
They said, "Mankind," and in every generation, he was the one who grieved
Günümün oğlu anca paraya taparak gülüverir
Today's son only smiles by worshipping money
Yalancı gözleriyle bakarak dostlarını da üzebilir
With his lying eyes, he can hurt his friends too
Müzevvir olabilir, mülevves olabilir bu insan
This person can be a slanderer, this person can be filthy
Samimi olabilir, düzenbaz olabilir şu insan
That person can be sincere, that person can be a schemer
Akılsız olabilir, gereksiz olabilir o insan
That person can be mindless, that person can be unnecessary
Tenasül edebilir, şerefsiz olabilir her insan
Every person can procreate, every person can be dishonorable
Fakat asıl mücadele desise yapmadan
But the real struggle is to win without scheming
Ve aşıramento etmeden kazanmak
And without exaggeration
Ticarethane açmak değil ki yoksa dostun
Opening a shop isn't a job, is it, my friend?
Arkadaşına güvenеrek sen doğru işten oldun
You lost your real job by trusting your friend
Sonra n'oldun? Bittin iştе, kalmadın ve tabana vurdun
Then what happened? You're finished, you're gone, you hit rock bottom
Tabana kuvvet, yürüme makara yollar üzerinde
More power to you, don't walk on treacherous paths
Düşmanlarımın kem gözleri kör olacak, dikkat et
The evil eyes of my enemies will be blinded, be careful
Meclisimin âlâ ışığıdır işte merhamet
Mercy is the supreme light of my council
Dikkat et meclis-i âlâ engin bir deniz
Be careful, the supreme council is a vast sea
Dostluğu çelik misali kaplanan bir filiz
A sprout coated with friendship like steel
Her dalında bir kılıç samimiyetle sulanan
On every branch, a sword watered with sincerity
Âlâ bu meclis işte yıldızlara bulanan
This is the supreme council, reaching for the stars
Dikkat et meclis-i âlâ engin bir deniz
Be careful, the supreme council is a vast sea
Dostluğu çelik misali kaplanan bir filiz
A sprout coated with friendship like steel
Her dalında bir kılıç samimiyetle sulanan
On every branch, a sword watered with sincerity
Âlâ bu meclis işte yıldızlara bulanan
This is the supreme council, reaching for the stars
Günlerim geçiyor yavaş yavaş
My days are passing slowly
Zamanla yarışmak sanki her gün süren bir savaş
Racing against time is like a battle every day
Eskiden aşılan yollar
The roads that were once crossed
Günler huzurla dolu kısa
Days filled with peace, short
Şimdi hepsi girmiş çıkmaza
Now everything is at a dead end
Dostlarım ve hayallerim güneş kadar uzaklarda
My friends and my dreams are as far away as the sun
Görülen, hissedilen
Seen, felt
Fakat ulaşılamayan hedefler gibi beynimi kuşatmakta
But like unattainable goals, they besiege my mind
En yakın dost saydıklarım bile beni arkamdan vurmakta
Even my closest friends stab me in the back
Paranoyak devam eden bir yaşama elverişli
Paranoid, conducive to a continuing life
Olanak sağlamak bir misyon oldu kimine
Providing opportunities became a mission for some
Görev edindi sanki, görebilirdi belki, yüreği verebilirdi
He took it as a duty, maybe he could see, his heart could give
Sevebilirdi ancak olmadı bu çünkü dürüst elin işiydi
He could love, but it didn't happen because it was the work of an honest hand
Her darbede yeni bir arbede başlatılıyor işte
With every blow, a new struggle is started
İnsanoğlu yeniliyor kendine ve benliğine
Mankind is defeated by himself and his self
Davul bile dengi dengine çalmaz oldu
Even the drum has stopped playing its match
Rengine aldanıldı belki de
Maybe it was deceived by its color
Arkadaşlar vurdu arkadan
Friends stabbed in the back
Kimi zaman dost oldular, kimi zamansa düşman
Sometimes they were friends, sometimes enemies
Sayılı arkadaşlarım var ama bana yeterler
I have a few friends, but they are enough for me
Düşmanım ateşse dostlarım ateşten beter
If my enemy is fire, my friends are worse than fire
Dikkat et meclis-i âlâ engin bir deniz
Be careful, the supreme council is a vast sea
Dostluğu çelik misali kaplanan bir filiz
A sprout coated with friendship like steel
Her dalında bir kılıç samimiyetle sulanan
On every branch, a sword watered with sincerity
Âlâ bu meclis işte yıldızlara bulanan
This is the supreme council, reaching for the stars
Dikkat et meclis-i âlâ engin bir deniz
Be careful, the supreme council is a vast sea
Dostluğu çelik misali kaplanan bir filiz
A sprout coated with friendship like steel
Her dalında bir kılıç samimiyetle sulanan
On every branch, a sword watered with sincerity
Âlâ bu meclis işte yıldızlara bulanan
This is the supreme council, reaching for the stars
Dikkat et meclis-i âlâ engin bir deniz
Be careful, the supreme council is a vast sea
Dostluğu çelik misali kaplanan bir filiz
A sprout coated with friendship like steel
Her dalında bir kılıç samimiyetle sulanan
On every branch, a sword watered with sincerity
Âlâ bu meclis işte yıldızlara bulanan
This is the supreme council, reaching for the stars
Dikkat et meclis-i âlâ engin bir deniz
Be careful, the supreme council is a vast sea
Dostluğu çelik misali kaplanan bir filiz
A sprout coated with friendship like steel
Her dalında bir kılıç samimiyetle sulanan
On every branch, a sword watered with sincerity
Âlâ bu meclis işte yıldızlara bulanan
This is the supreme council, reaching for the stars
Yıldızlara bulanan, yıldızlara bulanan
Reaching for the stars, reaching for the stars
Yıldızlara bulanan, yıldızlara bulanan
Reaching for the stars, reaching for the stars
(You want smoke?)
(You want smoke?)






Attention! N'hésitez pas à laisser des commentaires.