Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Götür
götürebildiğini,
kötü,
kötüye
iyi
bile
gözükebilir
mi?
Take
what
you
can,
bad,
can
bad
even
look
good?
Ödün
verme
öcünden,
Don't
compromise
your
vengeance,
Ödül
alma
gücünden
yoksa
ayak
tırnakların
bile
kibirli
Don't
accept
awards
from
your
power,
otherwise
even
your
toenails
are
arrogant
Otur
yatırlı
evin
eksi
onuncu
katında
Sit
in
the
minus
tenth
floor
of
your
furnished
house
Çığlık
renginde
müzik,
ekşi
turuncu
tadında
Music
in
the
color
of
screams,
sour
orange
flavored
Bu
hıncı
katıcam
kaçıncısı
saymadığım
kadehe
I'll
add
this
grudge
to
the
glass
I
don't
even
count
anymore
Seve
seve
olurum
pire
atıştıran
deve
I'll
gladly
become
a
camel
snacking
on
fleas
Tevazu
mu?
Değil
Humility?
No.
Bu,
bazı
rehin
alınan
hormonların
tebessümle
telafisi
gibi
This
is
like
compensating
for
some
hostage
hormones
with
a
smile
Ve
mahsuru
yoksa,
el
mahkûm
telaffuz
ettiğin
And
if
you
don't
mind,
let
the
prisoner's
hand
pronounce
Hakaretlerin
sağladığı
tenasüpü
seveyim
I'll
cherish
the
proportionality
provided
by
your
insults
Merasimi
neyin?
Ve
ailesi,
kimi
var?
What's
your
ceremony?
And
your
family,
who's
there?
Kime
zincirli
bu
beyin?
To
whom
is
this
brain
chained?
Herhalde
bi'
sinir
sinopslarına
değip
dedi:
"Seni,
seni,
seni!"
Probably
touched
some
nerve
synapses
and
said:
"You,
you,
you!"
Eserlerinin
esiri
isen
eserin
kalana
dek
ezil!
(Ezil!)
If
you
are
a
prisoner
of
your
works,
be
crushed
until
your
work
remains!
(Crushed!)
Rezil
kesirlerinize
kesin
gireriz
We
definitely
enter
your
wretched
fractions
Ama
esenlikler,
hepimiz
birer
bireyiz
But
peace
be
upon
you,
we
are
all
individuals
Bi'
yeriz,
bin
sıçarız,
isteriz
kan
sıçratıp
alana
dek
We're
somewhere,
we
shit
a
thousand
times,
we
want
to
splatter
blood
until
we
take
over
Çizeriz
ve
yazarız
We
draw
and
we
write
Histerik
bi'
tasayız,
kisveli
bi'
yasayız
We're
a
hysterical
longing,
a
masked
life
Bin
gedikli
sarayız,
istedikçe
açarız
We're
a
palace
with
a
thousand
loopholes,
we
open
as
we
please
Müttefik
bittabi
ilmeği
iplerin
boynumuza
sarılı
Allied,
of
course,
the
noose
of
the
ropes
is
wrapped
around
our
necks
Çizeriz
ve
yazarız
We
draw
and
we
write
Öl,
öl,
öl,
öl,
ölünce
özlediğin
Die,
die,
die,
die,
what
you
miss
when
you
die
Kem
küm,
yer
yön
tökezledi,
bil
Hem
and
haw,
the
earth
stumbled,
know
Çer
çöp,
her
gün
düşer
öz
güvenin
Trash,
your
self-confidence
falls
every
day
Düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
Gör-Gör-Gör-Gör-Görünce
"Höst!"
dediğin
See-See-See-See-See
what
you
say
"Höst!"
to
Sekiz
kere
kırp
kem
örümcek
gözlerini
Blink
your
evil
spider
eyes
eight
times
Ve
biz
kadar
sırıt
sen
düşünce
öz
güvenin
And
grin
as
much
as
we
do
when
your
self-confidence
falls
Düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
(Düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş)
(Fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall)
Düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
Düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
Düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
Düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
Düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
Rüt-Rüt-Rüt-Rüt-Rütbem
yok
Rank-Rank-Rank-Rank-I
have
no
rank
Sülükler
odamda,
çürümüş
çoğu
Leeches
in
my
room,
most
of
them
rotten
Yazı
dahi
yazmışlar:
"SüngerGxb..."
They
even
wrote:
"SpongeGxb..."
"...Sürünsen
daha
iyi,
lütfen,
of!"
"...You'd
better
crawl,
please,
ugh!"
Tourette
sendromlu
bi'
ölü
gibiyim
I'm
like
a
dead
man
with
Tourette's
syndrome
Jiletten
kolu
dolu
keko
gibiyim
I'm
like
a
chav
with
arms
full
of
razor
cuts
Kokodan
koku
alamayan
bi'
kokoş
gibiyim
I'm
like
a
snob
who
can't
smell
the
stench
Kokodan
hoşnut
olamayan
bi'
varoş
gibiyim
I'm
like
a
suburbanite
who
can't
enjoy
the
stench
Hilkat
garibesi
bir
Alp
talebesi
A
freak
of
nature,
an
Alp
student
İntihara
meyilli
bi'
idrak
engellisi
A
suicidal
person
with
cognitive
impairment
İdrar
kesem
kadar
dar
kalbime
pompaya
mı
geldin?
Did
you
come
to
pump
my
heart
as
narrow
as
my
bladder?
İlla
cesedini,
insan
diye
insafsız
simsarlara
bir
fazlaya
mı
satayım?
Should
I
sell
your
corpse,
which
I
call
human,
to
ruthless
brokers
for
a
higher
price?
Bir
saat
bile
kazansam
yeri
eksikliğinden
If
I
gained
even
an
hour
from
the
lack
of
space
Tekzip:
Benim
esrikliğimden
Correction:
From
my
intoxication
Tenzih
eşliğinde
kestim
birden
I
cut
it
off
with
a
purification
Menzil
eşiğinde
cinselliğinden
On
the
verge
of
a
destination,
from
your
sexuality
Eksilt,
ekle
ezildiğin
eserlerine
Reduce,
add
to
the
works
you're
crushed
by
Benden
eser
kalmış
esintilere
To
the
breezes
where
traces
of
me
remain
Yaz
çiz
kafana
eseni
Draw
whatever
comes
to
your
mind
Kapalı
esirin
yaralı
hissini
mesela
The
wounded
feeling
of
a
closed
captive,
for
example
Asırlık
hemşehri
zebaniyle
With
a
centuries-old
fellow
citizen,
a
demon
Artık
kazanın
içinde
on'la
yazarız
çizeriz
Now
we
write
and
draw
with
ten
in
the
cauldron
Öl,
öl,
öl,
öl,
ölünce
özlediğin
Die,
die,
die,
die,
what
you
miss
when
you
die
Kem
küm,
yer
yön
tökezledi,
bil
Hem
and
haw,
the
earth
stumbled,
know
Çer
çöp,
her
gün
düşer
öz
güvenin
Trash,
your
self-confidence
falls
every
day
Düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
Gör-Gör-Gör-Gör-Görünce
"Höst!"
dediğin
See-See-See-See-See
what
you
say
"Höst!"
to
Sekiz
kere
kırp
kem
örümcek
gözlerini
Blink
your
evil
spider
eyes
eight
times
Ve
biz
kadar
sırıt
sen
düşünce
öz
güvenin
And
grin
as
much
as
we
do
when
your
self-confidence
falls
Düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
(Düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş)
(Fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall)
Düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
Düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
Düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
Düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
Düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düş,
düşsün
düş
Fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
fall,
let
it
fall
Оцените перевод
Оценивать перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Авторы: Alp Yaşar Vuran
Внимание! Не стесняйтесь оставлять отзывы.