Cengiz Özkan & Muharrem Temiz - Bir Gerçeğe Bel Bağladım - перевод текста песни на английский

Текст и перевод песни Cengiz Özkan & Muharrem Temiz - Bir Gerçeğe Bel Bağladım




Bir Gerçeğe Bel Bağladım
Truth I've Clung To
Bir gerçeğe bel bağladım, erenler
Oh my love, to the truth I have clung,
Bir gerçeğe bel bağladım, erenler
To the truth I've clung, my dear.
Aldı benliğimi, bitirdi beni
It has taken my being and ended me,
Damla idim, bir ırmağa karıştım
A mere raindrop, I've mingled with a river,
Denizden denize götürdü beni
Carried by it, from sea to shining sea,
Denizden denize, dost dost, götürdü beni, dost beni beni
From sea to sea, my love, it bore me, it bore me.
Damla idim, bir ırmağa karıştım
A mere raindrop, I've mingled with a river,
Denizden denize götürdü beni
Carried by it, from sea to shining sea,
Denizden denize, dost dost, götürdü beni, dost beni beni
From sea to sea, my love, it bore me, it bore me.
Nice kaptan kaba, dost dost, boşaldım, doldum
From captain to captain, my love, I've been emptied and filled,
Nice kaptan kaba, dost dost, boşaldım, doldum
From captain to captain, my love, I've been emptied and filled,
Karıştım denize, deniz ben oldum
Mingled with the sea, I've become the sea,
Damlanın içinde evreni buldum
In the raindrop, I've found the universe,
Yine benden bana getirdi beni
And it has brought me back to myself,
Yine benden bana, dost dost, getirdi beni, dost beni beni
Back to myself, my love, it brought me, it brought me,
Damlanın içinde evreni buldum
In the raindrop, I've found the universe,
Yine benden bana getirdi beni
And it has brought me back to myself,
Yine benden bana, dost dost, getirdi beni, dost beni beni
Back to myself, my love, it brought me, it brought me,
Buhar oldum, yağdım yağdım yağmurlarınan
Vapor, raining down with the rain,
Buhar oldum, yağdım yağdım yağmurlarınan
Vapor, raining down with the rain,
Karıştım toprağa çamurlarınan
Mingling with the earth, with its mud,
Piştim fırınlarda hamurlarınan
Baked in ovens, with its dough,
Üstadım sofraya yatırdı beni
My master set me on the table,
Üstadım sofraya, dost dost, yatırdı beni, dost beni beni
My master set me, my love, on the table, on the table,
Piştim fırınlarda hamurlarınan
Baked in ovens, with its dough,
Üstadım sofraya yatırdı beni
My master set me on the table,
Üstadım sofraya, dost dost, yatırdı beni, dost beni beni
My master set me, my love, on the table, on the table,
Çiğnediler dişlerinen, ezildim
Chewed by teeth, I've been crushed,
Çiğnediler dişler ile, ezildim
Chewed by teeth, I've been crushed,
Vücut eleğinden geçtim, süzüldüm
Sifted through the body's sieve,
Çaldı kalem, bir deftere yazıldım
The pen sang, and wrote me in a book,
İrfan mektebine yetirdi beni
And led me to the school of wisdom,
İrfan mektebine, dost dost, yetirdi beni, dost beni beni
To the school, my love, it led me, it led me,
Çaldı kalem, bir deftere yazıldım
The pen sang, and wrote me in a book,
İrfan mektebine yetirdi beni
And led me to the school of wisdom,
İrfan mektebine, dost dost, yetirdi beni, dost beni beni
To the school, my love, it led me, it led me,
Daimi'yim, ermişlerin ereği
I am Daimi, the target of the enlightened,
Daimi'yim ermişlerin ereği
I am Daimi, the target of the enlightened,
Cümle varlık tabiatın gereği
All existence, the nature of need,
Ölmez bir ananın oldum bebeği
I have become the baby of an immortal mother,
Aldı dizlerine oturdu beni
She took me on her lap and held me,
Aldı dizlerine, dost dost, oturdu beni, dost beni beni
She took me, my love, on her lap, on her lap,
Ölmez bir ananın oldum bebeği
I have become the baby of an immortal mother,
Aldı dizlerine oturdu beni
She took me on her lap and held me,
Aldı dizlerine, dost dost, oturdu beni, dost beni beni
She took me, my love, on her lap, on her lap,






Внимание! Не стесняйтесь оставлять отзывы.