Dursun Ali Erzincanlı - Mekkenin Fethi - перевод текста песни на английский

Текст и перевод песни Dursun Ali Erzincanlı - Mekkenin Fethi




Mekkenin Fethi
The Conquest of Mecca
Her şey bir şiirle başladı
It all started with a poem
Peygamber huzurunda okunan bir şiirle
With a poem read in the presence of the Prophet
Kızgın kum fırtınalarından
From angry sandstorms
Adem vadisinden kopup gelen bir şairle
With a poet who broke away from the valley of Adam
Ardında kırk süvari
Forty cavalry behind him
Ve alev alev yanan gözlerinde ihanet haberleri
And the news of betrayal in your flaming eyes
Bu şair, huzaa kabilesinden Amr bin Salim'di
This poet was Amr bin Salim from the khuzaa tribe
En üst perdeden okudu şiirini
He read his poem from the top curtain
Ve gözlerini kırpmadan dinledi Nebi;
And he listened without blinking his eyes, Nebi;
Kureyşîler sana verdikleri sözde durmadılar
The Quraysh did not stop at the word they gave you
Hudeybiye'de seninle yaptıkları misakı bozdular
They broke the covenant they made with you in Hudaybiya
Bizi Vetir'de
In Us Vetir
Kendi yurdumuzda gafil avladılar
They were caught off guard in our own country
Benim kimseyi yardıma çağırmayacağımı
That I won't call anyone for help
Çağıramayacağımı sandılar
They thought I couldn't call
Dedi ve durdu
He said and stopped
Şair ağlıyordu
The poet was crying
Peygambere çevrildi tüm gözler
All eyes were turned to the prophet
Ve o an tutuldu nefesler
And at that moment the breaths were held
Sahabenin başları yere değiyordu
The companions' heads were touching the ground
Çünkü mübarek alınlarındaki damar belli oluyor
Because the vein in the blessed forehead is obvious
Peygamber celalleniyordu
The Prophet was being glorified
Ey Nebi!
O Prophet!
Allah'ın kullarını yardıma çağır
Call on the servants of Allah to help
İçlerinde Allahın Rasulü de olsun
May the Messenger of Allah also be among them
Yapılan zulme, öfkesinden renkten renge girsin
Let the cruelty that has been done go from color to color out of anger
Ve büyük bir ordunun başına geçip
And at the head of a large army
Denizler gibi köpürerek akıp gelsin
Let it flow foaming and flowing like the seas
Şiir bitmişti
The poem was over
Şair de bitmişti
The poet was also finished
Gözler hâlâ peygamberdeydi
The eyes were still on the prophet
Allahın râsûlü, ridasını toplayıp ayağa kalktı
The messenger of Allah gathered his rida and stood up
Ve sahabe ayağa kalktı
And the companions stood up
Şimdi konuşan peygamberdi
It was the prophet who spoke now
Eğer kendime yardım ettiğim şeylerle
If only with the things I helped myself to
Huzaalara yardım etmezsem
If I don't help the huzaas
Ben de yardım görmeyeyim
I won't be helped either
Varlığım kudret elinde olan Allah'a andolsun ki
By Allah, Who is in the power of my existence, I swear that
Kendimi ve ev halkımı koruduğum gibi
As I protect myself and my household
Bunları da koruyacağım
I will also protect these
Şimdi haber salın yeryüzüne
Now Tuesday send the news to the earth
Allah'a ve Ahiret gününe iman edenler Medine'de toplansın
Let those who believe in Allah and the Last day gather in Madinah
(Medine'de toplansın Medine'de toplansın)
(Let it gather in Medina, let it gather in Medina)
Medine dağlarında savaşın ritmi
The rhythm of war in the Medina mountains
Sokaklarında peygamber sessizliği
Prophetic silence in the streets
Konuşmuyor nebi
He doesn't speak, nebi
Hane-i saadet'te kılıçlar bileniyor
Swords are sharpened at Hane-i saadet
Hane-i Saadet'te zırhlar temizleniyor
Armors are being cleaned at Hane-i Saadet
Ve şehirlerin anası gülüyor
And the mother of cities laughs
Mekke-i mükerreme gülüyor.
Makkah laughs repeatedly.
Gül ey Mekke! Gün senin günündür
Laugh, O Mecca! The day is your day
Gün senin fetih günündür
The day is your day of conquest
Gül ki, bu dönüş sanadır
Laugh that this is your return
Baksana
Hey, Look
Dün bağrından koparılan yiğitler dönüyor sana
The heroes who were plucked from your bosom yesterday are returning to you
Erak topraklarını savuran rüzgar dönüyor önce
Before the wind that blows the land of Erak turns
Ardından büyük bir birlik
Then a big union
Başlarında Halid bin Velid!
Khalid bin Walid at the beginning!
Arkadan ey Mekke
From behind, O Mecca
Senin topraklarında yaşarken
While living on your land
Rabbim Allah'tır dedi diye sövülen
The one who was cursed because he said, My Lord is Allah
İşkence gören
The tortured
Her tarafı kıpkızıl kurban taşları gibi
Like red sacrificial stones all over
Kan içinde kalan muhacirler geliyor
The migrants left in blood are coming
En önde Zübeyr bin Avvâm geliyor
Zubair bin Awwam comes first
Hani sekiz yaşında müslüman olan
When an eight-year-old muslim
Hani onbeş yaşında senden koparılan
The one who was ripped away from you at the age of fifteen
Amcası onu bir hasıra sarmıştı hani
When his uncle wrapped him in a mat, he said
Ateş dumanına tutmuştu
Caught in the smoke of the fire
Küfre dönsün diye
So that he may return to unbelief
Ama o dönmedi küfre
But he did not return to unbelief
Ve peygamber yıldızlarından biri olarak
And as one of the prophet stars
En önde sana dönüyor ey Mekke
He turns to you first, O Mecca
Sonra bir bölük halinde beni gıfarlar geliyor
Then they come gifar me in a company
Bayrakları Ebu Zer Gıfari'nin elinde
Their flags are in the hands of Abu Zerifari
Şu müslüman oluşunu Kâbede ilan edince
When he declared that he was a Muslim in the Kaaba
Bayılana kadar dövülen Ebu Zer geliyor
Abu Zer, who was beaten until he passed out, comes
Eslemler geliyor bölük halinde
The prisoners are coming in a company
Müzeyneler bin kişilik alayla geçerken çölden
As the museums passed through the desert with a procession of a thousand people
Tekbir sesleri geliyor göklerden
Takbir voices are coming from the heavens
Ey Mekke başka kimi bekliyorsun söyle
O Mecca, tell me who else are you waiting for
Hazreti Hamza'yı mı?
The Prophet Hamza?
Musab bin Umeyr'i mi?
Musab bin Umayr?
Onlar
They
Şehitler ordusuyla tebessüm ediyorlar sana
They smile at you with the army of martyrs
Ve baksana
And look
Gözleri ışıl ışıl
His eyes are sparkling
Sana yaklaşan ve tozu dumana katan
Who approaches you and adds dust to the smoke
Bir alayı seyrediyorlar
They are watching a procession
Kapkara bir taşlığı andıran bu alay da kim
Who is this regiment that resembles a black gizzard
Bir hareketlilik semada
A movement in the sky
Bunlar ölüme susamış savaş erleri Ensâr
These are the soldiers of war thirsty for death, Ansar
Ve en ortada simsiyah sarığıyla Yâr
And Yar in the middle with his black turban
O an Peygamberler ayakta
At that moment, the Prophets are standing
Melekler ayakta
The angels are standing
Şehitler ayakta
Martyrs are standing
Ey Mekke Kalkabilirsen sen de kalk
O Mecca, If you can get up, get up too
Çünkü gönüllere safâ geliyor
Because pure comes to the hearts
Hazreti Muhammed Mustafa geliyor
The Prophet Muhammad Mustafa is coming
(Hazreti Muhammed Mustafa geliyor)
(The Prophet Muhammad Mustafa is coming)
Sekiz yıl geçti aradan
It's been eight years since Dec
Sensiz tam sekiz yıl geçti
It's been eight years without you
Gittiğin gece
The night you left
Uzaktan dönüp Kâbe'ye bakınca
When he turned from a distance and looked at the Kaaba
Mekke demiştin
You said Mecca
Sen benim için bütün dünyadan daha değerlisin
You are more precious to me than the whole world
Ama senin insanların beni rahat bırakmıyor
But your people won't leave me alone
Deyip gitmiştin
You said you left
Yıldızlar da seninle birlikte gitmişti
The stars have gone with you too
Kapkaranlık geceler kalmıştı ardında
The dark nights were left behind
Mekke öksüz kalmıştı
Mecca was orphaned
Ve Mekke çocukları
And the children of Mecca
Çocuklar hep
Children are always
Sümeyye'nin toprağa düştüğü yerde oynadı
He played where Sumeyye fell to the ground
Habbâb bin Eret'in ateşe atıldığı yerde oynadı
He played at the place where Habbab bin Eret was thrown into the fire
Hane-i Saadetin üzerinde
Above the house of Bliss
Sevr mağarasından kalma güvercinler bekledi seni
Pigeons from the cave of Sèvres waited for you
Kâbe-i Muazzama'da namaz kılışını özleyen Hârem
The Harem that misses performing prayers in the Kaaba-i Muazzama
Haticetül Kübrâ'nın hatıraları
Memories of Haticetul Kubra
O gül kokuna hasret kalan sokaklar bekledi seni
The streets that longed for the smell of those roses waited for you
Şimdi Kasva'dan inmez misin Ya Rasulallah
Will you not come down from the Gloom now, O Messenger of Allah
İnmez misin ki
Won't you come down that
Ayaklarından öpsün mekke toprakları
Let him kiss the land of Mecca with his feet
Ve kaldırmaz mısın başını ki
And won't you lift up your head that
Nur çehreni seyretsin âlem
Let Nur watch your face, alem
İşte Rasulullah'ın nur yüzü göründü
Here the light face of the Messenger of Allah appeared
İşte Rasulullah bakıyor
Here is the Prophet looking
Başında yemen işi simsiyah bir sarık
Yemen business at the beginning is a black turban
O Alnındaki nura kurban olalım
Let's be a victim to the light on that forehead
Rasulullah Kâbe'ye bakıyor
The Prophet is looking at the Kaaba
Ve işaret ediyor Hz. Bilâl'e
And he points to the Prophet. To Bilal
Bilâl, Kabe-i Muazzamâ'nın üzerinde
Bilal, above the Kaaba-i Muazzama
Şimdi Bilâli dinlesin yer ve gök
Now let Bilali listen to the earth and the sky
Allahu ekber Allahu ekber...
Allahu akbar Allahu akbar...





Dursun Ali Erzincanlı - En Sevgiliye 5
Альбом
En Sevgiliye 5
дата релиза
22-04-2014



Внимание! Не стесняйтесь оставлять отзывы.