Текст и перевод песни Hayki feat. İtaat, Kadim & Sevda - Rüya
Şimdi
bir
ev
düşün
zerre
gün
ışığı
girmiyor
Now
imagine
a
house
where
no
daylight
enters
İçinde
bir
adam
ve
kimse
yaşadığını
bilmiyor
Inside,
a
man,
and
no
one
knows
he
lives
Ne
şiir
ne
roman
ya
da
ne
tütün
ne
duman
No
poetry
or
novels,
no
tobacco
or
smoke
Teki
göz
yaşını
silmiyor
bi'
küfür
bi'
dua
Not
a
tear
is
wiped
away,
only
a
curse
or
a
prayer
Kalktı
yerinden,
silahı
saklı
belinde
He
got
up
from
his
seat,
gun
hidden
in
his
belt
Aklı
yerinde
değil
birisi
çalmış
elinden
His
mind
is
not
right,
someone
stole
it
from
him
Yazıp
düşünmekten
ağrıyan
gözleri
yorgun
His
eyes
sore
from
all
the
writing
and
thinking
Oysa
tek
sözü
ölümdür
onun,
elleri
korku
Yet
his
only
word
is
death,
his
hands
are
fear
Geçip
gider
zaman
deyip
güldü
pencereden
bakarken
Time
passed
by,
he
laughed
as
he
looked
out
the
window
Satır
satır
tükettiği
bir
hayatı
teybe
takarken
Consuming
a
life
line
by
line
as
he
played
it
on
his
tape
Şimdi
baş
çevirmiş
bu
dünyaya,
hayli
dipte
Now,
he's
turned
his
back
on
this
world,
he's
at
the
bottom
Tavanda
süründüğü
bir
örümcekle
aynı
dilde
In
a
dialogue
with
a
spider
crawling
on
the
ceiling
Eşlik
etti
yalnızlığına
karanlık
ve
yağmur
bulutu
Loneliness
and
a
rain
cloud
accompanied
his
darkness
Uyudu,
çocukluğunu
kirli
bahçelerde
unutup
He
slept,
forgetting
his
childhood
in
dirty
yards
Eski
pazar
günlerinden
kalma
bir
huzurdu
aradığı
A
tranquility
from
old
market
days
was
what
he
looked
for
Eski
bir
yol
düştügünde
dizlerinin
kanadığı
An
old
road
where
he
fell,
his
knees
scraped
Hayat
yüzünde
bir
yaraydı
kahkahayla
gizlediği
Life
was
a
wound
on
his
face
that
he
hid
with
laughter
Kafeste
bir
saka,
okuldan
döndüğünde
beslediği
A
canary
in
a
cage,
the
one
he
fed
when
he
came
home
from
school
Heyecanla
beklediği
baba,
sokakta
köklediği
çocuk
The
father
he
waited
for
with
great
excitement,
the
child
he
rooted
for
in
the
streets
Hayat
hiç
görmediği
rüya...
Life,
a
dream
he
had
never
seen...
Uyandım
ve
yoktu
artık
onuncu
yıl
marşları
I
woke
up
and
there
were
no
more
tenth-year
marches
İstasyonun
altında
gazozuna
mahalle
maçları
Soda
pop
under
the
station
and
neighborhood
games
Hayat
heyecanla
beklediği
baba,
sokakta
köklediği
çocuk
Life,
the
father
he
waited
for
with
great
excitement,
the
child
he
rooted
for
in
the
streets
Hayat
hiç
görmediği
rüya...
Life,
a
dream
he
had
never
seen...
İtaat
verse:
İtaat
verse:
Şimdi
bir
rüya
düşün,
dostum
karanlığın
olmadığı
Now
imagine
a
dream,
my
friend,
where
there
is
no
darkness
Geçmişimdeki
tüm
değerlerindense
kopmadığın
You
are
not
separated
from
all
your
values
from
the
past
Gözlerin
gördüğü
ve
kulakların
duyduğu
What
your
eyes
see
and
your
ears
hear
Bi'
mutluluk
değil
be
kimsenin
bi'
hesap
sormadığı
Not
happiness
but
a
place
where
no
one
demands
an
explanation
Korkusuz
gözlerle
yaşanan
özlem
A
yearning
lived
with
fearless
eyes
Bi'
tek
küfür
barındırmayan
o
şairane
sözler
Poetic
words
that
do
not
contain
a
single
curse
Huzursa
oynayıp
da
kırışmayan
deste
If
there's
peace,
it's
a
deck
of
cards
that
won't
tear
if
you
play
with
it
Hiçbir
çığlığınsa
duyulmadığı
yıkılmayan
evler
Houses
that
won't
collapse,
where
no
screams
are
heard
Huzurlu
çocukluğun
resmedilmiş
tabloda
A
peaceful
childhood
portrayed
in
a
painting
Hüzün
yok,
gülümsemekti
ailenle
şart
olan
No
sadness,
smiling
was
a
must
with
your
family
Koştuğum
sokaklar
bugün
yerinde
olsalar
If
only
the
streets
I
ran
on
were
still
there
Gözün
yaşarır
der
ki
elinde
bi'
ton
bi'
bin
kova
My
eyes
would
fill
with
tears,
holding
a
ton,
a
thousand
buckets
in
my
hands
Koştuğunda
bıkmayan
ve
yorulmayan
dizler
Knees
that
never
get
tired
or
weary
when
you
run
Dilinde
ezberlediğin
çocuksu
aynı
beste
The
childish
melody
you
memorized
on
your
tongue
Dünden
bugüne
yaşadığın
aynı
özlem
The
same
longing
you've
had
from
yesterday
to
today
Ailenden
yadigar
herşey
hâlâ
aynı
gözde
Every
memento
from
your
family
is
still
as
precious
Yalnızlık
istenmedikçe
olmayan
bir
rüya
Loneliness,
a
dream
that
only
exists
when
you
want
it
Çiçekler
solmadıkça
bitmeyecek
bir
rüya
Flowers,
a
dream
that
won't
end
as
long
as
they
don't
wilt
Renklerin
silinmedikçe
solmayacak
bir
rüya
Colors,
a
dream
that
won't
fade
as
long
as
they
don't
disappear
Ve
bir
rüya
düşün
sonsuzluk
içinde
bir
rüya
And
imagine
a
dream
that's
endless,
a
dream
within
eternity
Hayat
da
belki
söylediğin
gibi
bir
rüya
Maybe
life,
as
you
say,
is
a
dream
Yaşanması
gereken
düşlediğin
gibi
bir
rüya
A
dream
to
be
lived
as
you
imagine
it
İstediğin
yönde
eğer
olmuyorsa
bir
rüya
A
dream
that's
not
happening
the
way
you
want
it
to
Kâbusa
gerek
yok,
gözünü
aç
ve
uyan
uykudan
(kalk!)
No
need
for
nightmares,
open
your
eyes
and
wake
up
from
your
sleep
(get
up!)
Kadim
& Sevda
verse:
Kadim
& Sevda
verse:
Ama
bir
şeyler
söylenebilecekse
bana
But
if
there's
something
that
I
can
say
to
you
Söylesinler
duyayım
ben
Let
them
speak
so
that
I
may
hear
Ya
da
hissettiklerimize
tercüman
olsalar
da
Or
let
them
be
the
interpreters
of
our
feelings
Olmasalar
da
sağırım
ben
Even
if
they
are
not,
I
am
deaf
Bir
rüya
görür
gördüğüyle
yaşananlar
arasında
kalanlara
To
those
who
live
between
their
dreams
and
their
reality
Bir
rüya
düşündürürler
zorla,
kararsızlık
duymamı
sağlayan
They
force
a
dream
upon
us,
making
me
indecisive
Bir
rüya
değil
aslında
bir
dünya
hissederiz
değişime
maruz
It's
not
a
dream,
but
a
world
that
we
feel,
subject
to
change
Gözümdeki
dünya
aslında
bir
rüya
The
world
in
my
eyes
is
actually
a
dream
Оцените перевод
Оценивать перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Внимание! Не стесняйтесь оставлять отзывы.