Текст и перевод песни Sagopa Kajmer - Bir Çok Kez Öldüm (2017 Edit)
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Bir Çok Kez Öldüm (2017 Edit)
I Died Many Times (2017 Edit)
Bir
çok
kez
öldüğümü
biliyorum
I
know
I've
died
many
times
before,
Kenarından
köşesinden
hayata
tutunduğumu
Clung
to
life
by
a
thread,
barely
more.
Güneşimin
günlerce
tutulduğunu
My
sun
eclipsed
for
days
on
end,
Güzel
günlerin
kısa
hikayeler
anlatan
misafirler
olduğunu
sonra
yok
olduğunu.
Good
times
like
guests,
stories
they
lend,
then
transcend.
Onlar
gidince
yok
olduğumu,
kendimden
yoksunluğumu
When
they
leave,
I
vanish,
lost
within,
İnsanın
yoksunluğunu,
kötü
günün
kenarda
pusu
kurduğunu
A
human
void,
where
bad
days
begin.
Akbabanın
sessizliğini
bilip
duymak
kurdun
uluduğunu.
Knowing
the
vulture's
silence,
hearing
the
wolf's
cry,
Bir
çok
kez
öldüğümü
biliyorum
I
know
I've
died
many
times,
under
the
sky.
Ruhum
üzerimdeyken
öldürüldüğümü
My
soul
murdered
while
still
within,
Gözüm
açık
bakarken
dünyaya
körlüğümü
Eyes
open,
yet
blind
to
the
world's
sin.
Katillerimi
bizzat
gözümle
gördüğümü
cinayetin
örtüldüğünü
Seeing
my
killers,
the
crime
concealed,
Biliyorum
aslında
her
bir
şeyin
gerçek
yüzünü.
Knowing
the
truth,
never
to
be
revealed.
İnsanların
yüzsüzlüğünü,
her
şeye
rağmen
bendeki
güçsüzlüğümü
People's
shamelessness,
my
own
frailty,
Eksik
kelimeli
sözlüğümü,
karanlığımın
güneşime
karşı
üstünlüğünü…
A
vocabulary
incomplete,
darkness's
victory.
Bir
çok
kez
öldüm,
yeniden
hayata
döndüm
I
died
many
times,
yet
came
back
to
life,
Biten
filmi
başına
sardım
kendimi
orda
gördüm.
Rewound
the
ending,
saw
myself
in
strife.
İzledim
oyun
bozanla
oyuna
dalmış
saf
ölümlüyü.
The
naive
mortal,
playing
a
game
with
a
cheat,
Söküp
atmak
istedim
içinden
üzüntüyü.
I
wanted
to
tear
out
the
sadness,
make
it
retreat.
Boşa
gider
her
hamlem,
sonu
olmayan
ahlem
Every
move
in
vain,
my
endless
pain,
Bir
dönüş
yok
madem,
hayal
sarsın
beni!…
No
return,
let
dreams
sustain.
Bir
çok
kez
öldüm,
yeniden
hayata
döndüm
I
died
many
times,
yet
came
back
to
life,
Biten
filmi
başına
sardım
kendimi
orda
gördüm.
Rewound
the
ending,
saw
myself
in
strife.
İzledim
oyun
bozanla
oyuna
dalmış
saf
ölümlüyü.
The
naive
mortal,
playing
a
game
with
a
cheat,
Söküp
atmak
istedim
içinden
üzüntüyü.
I
wanted
to
tear
out
the
sadness,
make
it
retreat.
Boşa
gider
her
hamlem,
sonu
olmayan
ahlem
Every
move
in
vain,
my
endless
pain,
Bir
dönüş
yok
madem,
hayal
sarsın
beni!…
No
return,
let
dreams
sustain.
Bir
çok
kez
öldüğümü
biliyorum
I
know
I've
died
many
times
before,
Bilenlerin
bilmemezlikten
geldiği
zamanlarda.
When
those
who
know,
pretend
to
ignore.
Elimi
sıkıca
tutanların
bıraktığı
anlarda
When
hands
that
held
me
tight,
let
go,
Doğrularımı
yalanlamaya
çalıştıklarında,
çatıştıklarında.
When
they
deny
my
truths,
clash
and
flow.
Böyle
gaddarca
davrandıklarında
bedbahtça
kıvranırım
iftiranın
kollarında.
Such
cruelty,
I
writhe
in
slander's
hold,
Düşüncelerim
turlar
yalnızlık
koridorlarında.
My
thoughts
roam
lonely
corridors,
cold.
Bir
yalnızı
ancak
bir
yalnızlık
öldürebilir
etrafında.
Only
loneliness
can
kill
a
lonely
soul.
Bir
çok
kez
öldüğümü
biliyorum
I
know
I've
died
many
times,
taking
its
toll.
Bilirken
bilmemezlikten
gelmek
zorunda
olduğum
vakitlerde.
When
knowing,
I
must
pretend
not
to
see,
İçimden
geleni
içimde
hapsettiğim
seferlerde
Emotions
trapped
inside,
a
prisoner,
me.
Zincire
vurduğum
haklı
hislerimi
gördüğümde.
Chained
rightful
feelings,
I
see
them
there,
Yalnızlığın
kendini
gösterdiği
yalnızlığımda
In
my
solitude,
loneliness
laid
bare.
Ruhu
yıkan
depremlerin
ansızlığında
Soul-crushing
earthquakes,
sudden
and
stark,
Harabede
gördüğüm
benin
cansızlığında
In
the
ruins,
my
lifeless
mark.
Ölmeyen
hırsın
yıldıran
arsızlığında.
The
undying
ambition,
weary
and
worn,
Bir
çok
kez
öldüm,
yeniden
hayata
döndüm
I
died
many
times,
yet
a
new
day
is
born.
Biten
filmi
başına
sardım
kendimi
orda
gördüm.
Rewound
the
ending,
saw
myself
in
strife.
İzledim
oyun
bozanla
oyuna
dalmış
saf
ölümlüyü.
The
naive
mortal,
playing
a
game
with
a
cheat,
Söküp
atmak
istedim
içinden
üzüntüyü.
I
wanted
to
tear
out
the
sadness,
make
it
retreat.
Boşa
gider
her
hamlem,
sonu
olmayan
ahlem
Every
move
in
vain,
my
endless
pain,
Bir
dönüş
yok
madem,
hayal
sarsın
beni!…
No
return,
let
dreams
sustain.
Bir
çok
kez
öldüm,
yeniden
hayata
döndüm
I
died
many
times,
yet
came
back
to
life,
Biten
filmi
başına
sardım
kendimi
orda
gördüm.
Rewound
the
ending,
saw
myself
in
strife.
İzledim
oyun
bozanla
oyuna
dalmış
saf
ölümlüyü.
The
naive
mortal,
playing
a
game
with
a
cheat,
Söküp
atmak
istedim
içinden
üzüntüyü.
I
wanted
to
tear
out
the
sadness,
make
it
retreat.
Boşa
gider
her
hamlem,
sonu
olmayan
ahlem
Every
move
in
vain,
my
endless
pain,
Bir
dönüş
yok
madem,
hayal
sarsın
beni!…
No
return,
let
dreams
sustain.
Оцените перевод
Оценивать перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Внимание! Не стесняйтесь оставлять отзывы.