Текст и перевод песни Stap - Yok Bir Daha Ömür
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Yok Bir Daha Ömür
There's No More Life
Zor
büyü
yaşa
(ah)
Difficulties,
live
(ah)
Temiz
kal
bu
oropu
şehrin
pislik
içindeki
çetrefilli
sokaklarında
(ah)
Stay
pure
in
this
filthy
city's
labyrinthine
streets
(ah)
Bi'
gün
daha
bitti
kazasız
belasız
Another
day
is
over,
without
incident
Olmalıydım
bulunduğum
yerin
çok
uzaklarında
(ah)
I
should
be
far
away
from
where
I
am
(ah)
Güven
bana
bırakmam
yarı
yolda
(da)
Trust
me,
I
won't
leave
you
alone
(da)
Yüzünü
güldüremesem
de
zaman
ayıramasam
da
(ry)
Even
if
I
can't
make
you
smile
or
give
you
the
time
(ry)
Güler
baba
bi
gün
bu
kör
felek
uçar
gider
sıkıntılar
Smile
Dad,
someday
this
bad
luck
will
fly
away
Ben
yazımla
barışamasam
da
(inşallah)
I
can't
seem
to
make
peace
with
my
writing
(God
willing)
Canını
sıkma,
kafana
takma
(takma)
Don't
worry
about
it,
don't
sweat
it
(don't
sweat
it)
Huzurun
kaçı
kaç
para
Your
peace
of
mind
is
priceless
Yeter
ki
gül
biraz
daha
(biraz
daha)
Just
smile
a
little
more
(a
little
more)
Medet
ummam
minnet
etmem
aman
demem
baba
(baba)
I
don't
ask
for
mercy,
I
don't
beg,
I
don't
say
"amen"
Dad
(Dad)
Bu
yeryüzünde
sade
(of)
köleliğim
Allah'a
On
this
earth,
only
(oh)
my
servitude
is
for
God
Yok
bir
daha
ömür
bu
kahpe
dünya
gelmez
hizaya
There's
no
more
life,
this
wicked
world
won't
fall
into
line
Durum
bok
ise
her
şey
yak
kıyak
bi
manzaraya
sigara
If
the
situation
is
bad,
burn
everything,
snap
a
photo
with
a
cigarette
Mahkumsam
tutsaksam
bekle
beni
daima
If
I'm
captive,
a
prisoner,
wait
for
me
always
Düşkünsem
vurulursam
eğer
ol
emanet
Allah'a
If
I'm
down,
if
I'm
injured,
I
am
God's
trust
Üzülme
bugün
beni
düşünme
(eh)
Don't
be
sad,
don't
think
about
me
today
(eh)
Onu
görmedim
de,
bugün
soran
olursa
(olursa)
I
haven't
seen
her,
if
anyone
asks
today
(if
they
do)
Yürürüm
ceketimin
cebinde
bi
hükümle
(hükümle)
I
walk
with
a
conviction
in
my
jacket
pocket
(conviction)
Şu
nikelerin
dili
olsa
ah
bi
konuşsa
(ah)
If
these
nickels
could
talk,
oh,
if
they
could
speak
(ah)
Hırslıydık
evelden
kalmadı
şimdilerde
azim
We
used
to
be
ambitious,
but
now
there's
no
willpower
left
Herkesin
sofrası
zengin
olsun
gardo
May
everyone's
table
be
full,
my
friend
Gözümüz
yok
karnımız
tokken
(yeah)
We
are
not
jealous
when
our
stomach
is
full
(yeah)
Canımdan
verirdim
cebimde
yokken
I
would
have
given
my
life
when
there
was
nothing
in
my
pocket
Üzdün
üç
kuruşluk
meseleler
yüzünden,
çıkıyorum
kontrolden
(brrah)
You
upset
me
with
petty
matters,
I
lose
control
(brrah)
Bana
hiçbir
şeyi
teklif
etme
Don't
offer
me
anything
Gözlerinin
önünde
ben
her
şeyi
şerefle
reddediyorken
(Red)
I
reject
everything
with
honor
before
your
very
eyes
(Reject)
Eşsizim
ben,
aynısın
herkes
gibi
deme
bana
sakın
I
am
unique,
don't
you
dare
tell
me
I'm
just
like
everyone
else
Ben
babama
dahi
benzemiyorken
I
don't
even
look
like
my
father
Yok
bir
daha
ömür
bu
kahpe
dünya
gelmez
hizaya
There's
no
more
life,
this
wicked
world
won't
fall
into
line
Durum
bok
ise
her
şey
yak
kıyak
bi
manzaraya
sigara
If
the
situation
is
bad,
burn
everything,
snap
a
photo
with
a
cigarette
Mahkumsam
tutsaksam
bekle
beni
daima
If
I'm
captive,
a
prisoner,
wait
for
me
always
Düşkünsem
vurulursam
eğer
ol
emanet
Allah'a
If
I'm
down,
if
I'm
injured,
I
am
God's
trust
Yok
bir
daha
ömür
bu
kahpe
dünya
gelmez
hizaya
There's
no
more
life,
this
wicked
world
won't
fall
into
line
Durum
bok
ise
her
şey
yak
kıyak
bi
manzaraya
sigara
If
the
situation
is
bad,
burn
everything,
snap
a
photo
with
a
cigarette
Mahkumsam
tutsaksam
bekle
beni
daima
If
I'm
captive,
a
prisoner,
wait
for
me
always
Düşkünsem
vurulursam
eğer
ol
emanet
Allah'a
If
I'm
down,
if
I'm
injured,
I
am
God's
trust
Оцените перевод
Оценивать перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Авторы: Enes Akbayır, Stap
Внимание! Не стесняйтесь оставлять отзывы.