Текст и перевод песни Taladro - Sen Gibi
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Beni
kimse
sevmedi
sen
gibi
içim
direnir
No
one
loved
me
like
you,
my
insides
resist
Senin
yokluğundan
bu
yana
gönlüm
aşk
dilenir
Since
your
absence,
my
heart
begs
for
love
Şimdi
yüküm
ağır
dolu
bir
dert
treni
Now
my
burden
is
heavy,
a
train
full
of
sorrow
Seni
kırdığım
için
özür
dilerim
I
apologize
for
hurting
you
Üzgünüm
sana
ayırmadığım
saatlere
I'm
sorry
for
the
hours
I
didn't
dedicate
to
you
Üzgünüm
sana
uğramadığım
günlere
I'm
sorry
for
the
days
I
didn't
come
to
you
Kırgınım
eline
dökmediğim
güllere
I'm
upset
about
the
roses
I
didn't
pour
into
your
hands
Kırgınım
yüzüne
bakmadığım
dünlere
I'm
upset
about
the
yesterdays
I
didn't
look
into
your
face
Beni
kimse
özlemedi
sen
gibi
vefasızlık
ömrüm
No
one
missed
me
like
you,
infidelity
is
my
life
Pişmanım
sürekli
ilgisizlik
gördün
I
regret
that
you
constantly
faced
indifference
Kendi
kazaklarımı
liğme
liğme
etlerinden
ördüm
I
knitted
my
own
sweaters
from
your
shredded
flesh
Yüzüne
bakmaya
yüzüm
yok
ışıklarını
söndür
I
have
no
face
to
look
at
you,
turn
off
your
lights
Hayalet
gibiydim
seni
anlamamak
inancımdı
I
was
like
a
ghost,
not
understanding
you
was
my
belief
Kalbinde
kiracındım
I
was
a
tenant
in
your
heart
Meğer
döktüğün
her
gözyaşı
bir
dar
ağacıymış
It
turns
out
every
tear
you
shed
was
a
gallows
Özlemek
sana
direnmekten
acıymış
Missing
you
was
more
painful
than
resisting
you
Velakin
pişmanım
inanmasan
da
However,
I
am
sorry
even
if
you
don't
believe
it
Görmesen
de
sesimi
duymasan
da
Even
if
you
don't
see
me
or
hear
my
voice
Senden
bir
beklentim
yok
be
gülüm
olmasın
da
I
have
no
expectations
from
you,
my
rose,
let
it
not
be
Bu
basit
bir
mektup
gözlerin
dolmasın
da
This
is
a
simple
letter,
let
your
eyes
not
well
up
Benim
gibi
birini
kalbin
nasıl
olurda
sevdin
How
could
your
heart
love
someone
like
me?
Nasıl
olurda
yıllar
yılı
gülümsemeni
verdin?
How
could
you
give
me
your
smile
for
years
and
years?
Bak
şimdi
uzaktasın
tek
başıma
bu
derdi
Look,
now
you
are
far
away,
I
carry
this
burden
alone
Kafamı
duvara
vurarak
taşıyorum
kadın
kendimi
yendim
Banging
my
head
against
the
wall,
woman,
I
defeated
myself
Kendime
kızgın
kendime
kırgınım
I
am
angry
and
resentful
towards
myself
Artık
azalttım
şu
mürekkepli
zıkkımı
I
have
now
reduced
this
inky
poison
Her
dokunuş
sen
kendimden
alamıyorken
hırsımı
Every
touch,
while
I
can't
take
myself
away
from
you,
my
rage
Al
yokluğun
sende
kalsın
tılsımı
Take
it,
let
the
charm
of
your
absence
remain
with
you
Bana
acılarını
yolla
kadın
haketmiyorsun
Send
me
your
pain,
woman,
you
don't
deserve
it
Evde
düzine
düzine
fotoğraf
yetmiyorsun
Dozens
of
photos
at
home
are
not
enough
of
you
Yaralarını
kapat
haketmiyorsun
Close
your
wounds,
you
don't
deserve
them
Hala
neden
seviyor
naz
etmiyorsun
Why
do
you
still
love,
don't
act
coy
Kadın
sevme
beni,
ben
seni
haketmiyorum
Woman,
don't
love
me,
I
don't
deserve
you
Kalbin
çığlık
çığlığa
atarken
yetmiyorum
While
your
heart
screams,
I
am
not
enough
"Üzülme
demişsin",
şikayet
etmiyorum
"Don't
be
sad,"
you
said,
I'm
not
complaining
Nasıl
olur
da
üzülmem
pişmanlık
kendi
yolum
How
can
I
not
be
sad,
regret
is
my
own
path
Yollarına
dar
ağacı
kur
artık
uzanamayım
Set
up
gallows
on
your
paths
so
I
can't
reach
anymore
Bilirsin
sessiz
bir
sinemayım
You
know
I
am
a
silent
cinema
Bu
sana
yolladığım
risalenin
son
balayı
This
is
the
last
honeymoon
of
the
treatise
I
sent
you
Şu
zıkkıma
koydum
yine
cebimdeki
son
parayı
I
put
the
last
money
in
my
pocket
into
this
poison
again
Bir
rüzgâr
eser
bir
gülden
ömür
gider
A
wind
blows,
life
goes
from
a
rose
Bir
kömür
karası
gözüm
bir
gün
bu
zulüm
biter
One
coal-black
eye
of
mine,
one
day
this
tyranny
will
end
Bir
gün
doğarız
belki
o
gün
biz
ölümlüler
One
day
we
will
be
born,
maybe
that
day
we
mortals
Bir
yerde
yanarız
elbet,
iz
kalır
gönül
tüter
We
will
burn
somewhere,
of
course,
traces
will
remain,
hearts
will
smoke
Bir
rüzgâr
eser
bir
gülden
ömür
gider
A
wind
blows,
life
goes
from
a
rose
Bir
kömür
karası
gözüm
bir
gün
bu
zulüm
biter
One
coal-black
eye
of
mine,
one
day
this
tyranny
will
end
Bir
gün
doğarız
belki
o
gün
biz
ölümlüler
One
day
we
will
be
born,
maybe
that
day
we
mortals
Bir
yerde
yanarız
elbet,
iz
kalır
gönül
tüter
We
will
burn
somewhere,
of
course,
traces
will
remain,
hearts
will
smoke
Beni
kimse
duymadı
sen
gibi
ne
garip
adamım
No
one
heard
me
like
you,
what
a
strange
man
I
am
Boş
bir
odada
simsiyah
bir
ekran
kadarım
I
am
as
much
as
a
black
screen
in
an
empty
room
Artık
ısıtmıyor
içimi
közden
hırkalarım
My
ember
cardigans
no
longer
warm
me
Çünkü
insanların
soğuk
yüzüne
kanarım
Because
I
bleed
for
the
cold
faces
of
people
Bıraktım
kumarı
bıraktım
yalanı
I
quit
gambling,
I
quit
lying
En
çok
elimden
yok
olmana
yanarım
Most
of
all,
I
burn
for
your
disappearance
from
my
hands
Artık
uyku
da
yok
özlemiyorum
sanırım
There
is
no
sleep
anymore,
I
don't
think
I
miss
it
Seni
binbir
çiçek
kokusunun
mabedinden
tanırım
I
recognize
you
from
the
temple
of
a
thousand
flower
scents
Beni
kimse
sevmedi
sen
gibi
ömrüm
kurusun
No
one
loved
me
like
you,
may
my
life
wither
Sen
şu
an
odamda
en
yalancı
konusun
You
are
the
most
lying
subject
in
my
room
right
now
Biliyorum
sen
benden
daha
da
fazla
dolusun
I
know
you
are
even
more
full
than
me
Ama
ne
çare
aklımda
çözemediğim
sorusun
But
what
a
pity,
you
are
the
question
I
cannot
solve
in
my
mind
Oynadığım
en
büyük
kumarsın
You
are
the
biggest
gamble
I
played
Orası
yaz
belki
burası
kış
masalı
Maybe
it's
summer
there,
maybe
it's
a
winter
fairy
tale
here
Sevgine
yenik
düşüp
girme
kalbe
incecik
Don't
fall
into
the
heart
thinly,
defeated
by
your
love
Burası
en
büyük
yaran
ya
belki
donarsın
This
is
the
biggest
wound,
maybe
you
will
freeze
Nitekim
kırık
bir
kalbe
düştük
As
a
matter
of
fact,
we
fell
into
a
broken
heart
Elimde
tek
silahla
harbe
düştüm
I
fell
into
war
with
a
single
weapon
in
my
hand
Seni
mi
kurtarayım,
kendimi
mi?
Should
I
save
you
or
myself?
Kalp
kalbe
ait
fakat
kalp
kalpten
neden
üstün
Heart
belongs
to
heart,
but
why
is
heart
superior
to
heart
Artık
severiz
de
dün
gibi
gelmez
tadı
Now
we
love,
but
it
doesn't
taste
like
yesterday
Artık
ölsekte
faydası
yok
kalmaz
adı
Now
even
if
it
dies,
it's
no
use,
its
name
won't
remain
Artık
ne
yapsam
da
dün
gibi
olmaz
tadı
No
matter
what
I
do
now,
it
won't
taste
like
yesterday
Neyse
sen
beni
sevme
kadın
Anyway,
don't
love
me,
woman
Bir
rüzgâr
eser
bir
gülden
ömür
gider
A
wind
blows,
life
goes
from
a
rose
Bir
kömür
karası
gözüm
bir
gün
bu
zulüm
biter
One
coal-black
eye
of
mine,
one
day
this
tyranny
will
end
Bir
gün
doğarız
belki
o
gün
biz
ölümlüler
One
day
we
will
be
born,
maybe
that
day
we
mortals
Bir
yerde
yanarız
elbet,
iz
kalır
gönül
tüter
We
will
burn
somewhere,
of
course,
traces
will
remain,
hearts
will
smoke
Bir
rüzgâr
eser
bir
gülden
ömür
gider
A
wind
blows,
life
goes
from
a
rose
Bir
kömür
karası
gözüm
bir
gün
bu
zulüm
biter
One
coal-black
eye
of
mine,
one
day
this
tyranny
will
end
Bir
gün
doğarız
belki
o
gün
biz
ölümlüler
One
day
we
will
be
born,
maybe
that
day
we
mortals
Bir
yerde
yanarız
elbet,
iz
kalır
gönül
tüter
We
will
burn
somewhere,
of
course,
traces
will
remain,
hearts
will
smoke
Оцените перевод
Оценивать перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Авторы: Taladro
Внимание! Не стесняйтесь оставлять отзывы.