Текст и перевод песни Yılmaz Erdoğan - Yeni Bir Kimlik Beyanı
Добавлять перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Yeni Bir Kimlik Beyanı
A New Identity Declaration
Yüksekten
uçan
herkesle
akrabayım
I
am
related
to
all
those
who
fly
high
Belli
bir
rakımının
üstünde
doğdum
I
was
born
above
a
certain
altitude
Seslerin
önce
kayalara
vurup
sonra
In
a
place
where
sounds
hit
the
rocks
first
and
Kulaklara
aktığı
bir
yerde
çıplak
Then
flow
to
the
ears
naked
Kışın
çok
yağışlı
yazın
seyrek
Very
rainy
in
winter,
sparse
in
summer
Uzun
anlattım
uzaktaki
yakın
ve
I
told
at
length
about
the
near
and
far
Yakın
doğunun
uzak
günlerini
And
the
far
days
of
the
Near
East
Uzatmayalım...
aydım
çıplak,
yürüyorum
çıplak
Let's
not
prolong...
I
was
naked,
I
walk
naked
Kışın
çok
yağışlı,
yazın
seyrek
Very
rainy
in
winter,
sparse
in
summer
Doğdum
büyük
bir
hadise
olarak
geçmedi
kayıtlara
My
birth
was
not
a
great
event
Büyüdüm
yalınayak
I
grew
up
barefoot
Kışın
çok
yağışlı
yazın
seyrek
Very
rainy
in
winter,
sparse
in
summer
İçindeki
her
şeyin
pahalı
değil
Everything
in
it
is
expensive,
not
Değerli
olduğu
evlerin
hep
soğuk
Valuable
houses
are
always
cold
Sularla
sulanan
akşamüstlerinden
geçtim
I
passed
by
the
evenings
irrigated
with
water
Vesikalık
için
taktığım
çok
Many
Oldu
fotoğrafçı
gravatları
I
had
so
many
photographer
ties
for
my
identity
card
Saçlarım
ıslak,
üstümde
önlük
My
hair
is
wet,
I
have
an
apron
on
Kışın
çok
yağışlı
yazın
seyrek
Very
rainy
in
winter,
sparse
in
summer
Bir
otobüs
yolculuğudur
ki
bitmez
It
is
a
bus
journey
that
never
ends
Hala
aklımda
bazen
hayat
sanki
Elazığ
Malatya
arasında
Sometimes
it's
still
on
my
mind,
life
is
like
between
Elazig
and
Malatya
Bir
uzun
uzun
yayla
molasında
In
a
long,
long
highland
break
Kışın
çok
yağışlı
yazın
seyrek
Very
rainy
in
winter,
sparse
in
summer
Bir
hayatta
kalma
mücadelesidir
aslında
yoksun
doğmak
Being
deprived
of
birth
is
actually
a
struggle
for
survival
Çok
yoksun
kaldığımız
oldu
ama
çok
şükür
hiç
yoksul
olmadık
We
missed
a
lot
but
thank
God
we
were
never
poor
Alabileceğimiz
şeylerin
sayısı
bulabildiklerimizden
The
number
of
things
we
can
buy
is
more
than
what
we
can
find
Birazcık
daha
olsa
fazla
idi
canım
It
would
have
been
a
little
more,
my
dear
Yani
şehirde
her
daim
limon
olsa
niye
almayaydık
ama
yol
uzun
I
mean,
why
wouldn't
we
buy
lemons
in
the
city
all
the
time,
but
the
road
is
long
Zap
vadisi
yokuşa
sürüyor
ve
bazen
alıp
gidiyor
Zap
Valley
leads
to
an
uphill
and
sometimes
takes
Koca
koca
kara
parçalarını
Great
big
pieces
of
land
Ve
dedik
ya
yüksek
kışın
çok
yağışlı
yazın
seyrek
And
as
we
said,
high,
very
rainy
in
winter,
sparse
in
summer
Herkese
kısmet
olmuyor
maalesef
Unfortunately,
not
everyone
is
lucky
Her
yoksun
öğünden
tok
kalmak
üzerine
eğitilmek!
To
be
trained
to
stay
full
after
every
meal!
Yüksek
kışın
çok
yağışlı
yazın
seyrek
High,
very
rainy
in
winter,
sparse
in
summer
Оцените перевод
Оценивать перевод могут только зарегистрированные пользователи.
Авторы: Yilmaz Erdogan, Deniz Erdogan
Внимание! Не стесняйтесь оставлять отзывы.