Şiir! - Kadar - перевод текста песни на английский

Kadar - Şiir!перевод на английский




Kadar
Fate
Eyov kaptan!
Hey, captain!
Arkamızdan gülenler için mi terkettik güven verici güvertemizi?
Did we abandon our safe deck for those who laughed behind us, my love?
Şimdi fırtınaların ortasında tek çaremiz boyun egmek
Now, amidst the storms, our only recourse is to surrender
Metafiziksel vandalizme
To metaphysical vandalism.
Tanrı'dan saglam bi sandal iste
Ask God for a sturdy boat, my dear.
Gençligini ele veriyor henüz şehrin tokadıyla sarsılmamış kibrin
My youth betrays me, a pride untouched by the city's harsh slap.
Dilerdim ki yangınlarım dinsin ama yanlışlarım dipsiz kuyu
I wish my fires would die down, but my mistakes are a bottomless pit.
Yine de kalkmalısın yerden şiir!
Still, you must rise from the ground, my poetry!
Süt beyaz koridorların sersemligi yıpratırken her benligi
The daze of milk-white corridors wears down every soul.
Zihnimde "yok olmak bu saçmalıkla ugraşmaktan daha iyidir" tembelligi
In my mind, the laziness of "vanishing is better than dealing with this nonsense."
Ve hayat; yarayı açan yalanların yarayı sarması
And life; the lies that open the wound also bind it.
Bu yüzden zor degil sana inanması
That's why it's not hard to believe you, my love.
Dedi ki "aklı olan parayı kavrasın"
He said, "Let the sane grasp the money."
Sarayın lambası altında aglayan panayar cambazı
The weeping tightrope walker under the palace lamp.
Ne kadar kaçarsan
The more you run,
O kadar görüyorsun
The more you see.
Ne kadar yaşarsan
The more you live,
O kadar ölüyorsun
The more you die.
Nedir şu midemi dolduran soguk tedirginlik?
What is this cold anxiety that fills my stomach?
Zamana yenildik mi?
Have we succumbed to time?
Soguk bi kış gününde sıcak tenine varmak için ettigim her yemin kirli
Every oath I made to reach your warm skin on a cold winter day is broken.
Bu derin kibri evim bildim
I called this deep arrogance my home.
Zaman yıktı çatımı başıma
Time brought my roof down on me.
Ne sıkılı yumruklarıma baktı ne de şu çatılı kaşıma
It looked neither at my clenched fists nor at my furrowed brow.
Dedi ki "lanetin hiç yaşamadıgın bir günahın yasını taşımak."
It said, "The curse is to mourn a sin you never committed."
Anladım insanların çıkarmadıgı şu maskeleri
I understand these masks that people don't take off.
Çok ürkütücü bu rastgelelik
This randomness is so frightening.
Vakt-i sermayesini tüketmekte en tazesi bile
Even the freshest are consuming their time-capital.
Her çaresizin kaçmaktır meşgalesi
Every desperate soul's occupation is escape.
Fakat ne kadar gidersen o kadar dönüyorsun
But the further you go, the more you return.
Ne kadar yanarsan o kadar sönüyorsun
The more you burn, the more you fade.
Ne kadar kazarsan o kadar gömüyorsun derinlere
The more you dig, the deeper you bury yourself.
Kendi uykularını bölüyorsun
You disturb your own sleep.
Ne kadar kaçarsan
The more you run,
O kadar görüyorsun
The more you see.
Ne kadar yaşarsan
The more you live,
O kadar ölüyorsun
The more you die.





Авторы: Sefa Kaya


Внимание! Не стесняйтесь оставлять отзывы.