Lyrics Bedir - Dursun Ali Erzincanlı
Hazırlanın
uzunca
bir
yolculuk
var
şimdi
Asr-ı
Saadete,
Ceziretü′l
Arab'a
gidiyoruz
Bismillah
deyin
Bedr′e
öyle
girin
Gökte
melekler,
yerde
siz
Bekleyin
sessiz
Gelince
iyi
bakın
onlara
Hem
kendi
zamanlarının
hem
tüm
zamanların
en
cesur
yiğitleridir
onlar
Gökte
yıldız
yerde
arslandır
onlar
125
bin
beden,
ama
bir
tek
ruh,
Muhammedi
Ruhtur
onlar
Arslanlar
çıkmıştır
Medine'den
şimdi
yoldadır
Bedr'in
Arslanları
ışte
bakın
şu
Hz.Umeyr,
arslan
yavrusu
Yaşı
küçük
diye
geri
çevirecek
Rasulallah
Ama
öyle
ağlıyor
ki
Umeyr
izin
veriyor
Nebi
Eyy
Sad
Bin
Ebi
Vakkas!
sen
bağla
kardeşin
Umeyr′in
kılıcını
Boyu
kısa
bağlayamıyor...
Hz.Hamza′nın
belinde
iki
kılıç
duruyor
Attığı
her
adım
bir
kalbi
durduruyor
Eyy
Hazma
gördüğün
hiçbir
şeyden
korkmazsın
bu
doğru
Ama
heybetini
gizli,
tut
yürüyüşün
ölümü
korkutuyor.
Dinleyin
Alemlerin
Sultanı'nı!
O
konuşunca
rüzgar
bile
susuyor
Eyy
Ashab!
Hazır
mısınız?
Sad
Bin
Muaz
ayakta,
Ya
Rasulallah
diyor,
Seni
Hak
dinle
gönderen
Allah′a
and
olsun
ki
Sen
bize
şu
denizi
gösterip
dalarsan,
biz
de
seninle
birlikte
dalarız
Allah'ın
bereketiyle
yürüt
bizi...
Tebessüm
buyuruyor
Habib-i
Zişan.
O
gülünce
suya
kanıyor
susamışlar,
Güller
açıyor
yüreklerde,
Kederler
unutuluyor,
Gülüyor
Nebi
ve
yürüyorlar...
Mekke′de
çekilen
acılar
dinmiş
Yürüyorlar,
sanki
Yıldızlar
yere
inmiş
Önlerinde
Kainatın
Güneşi...
ışte
Hz.Ömer
ve
Hz.Ali,
Biri
Hattab
Oğlu,
biri
Haydar-ı
Kerrar
Ve
kolkola
ölümün
ağzına
giriyorlar...
Bedr'de
baba
oğul,
Bedr′de
kardeş
kardeşe...
Mekke
müşrikleri
Üç
Yiğit
istiyorlar
önce,
Üç
Yiğit
gösterin
aranızdan
bize,
Melekler
Alemlerin
Sultanına
bakıyor,
Kimi
işaret
edecek
Sultan-ı
Resul?
Çünkü
O
işaret
edince
ay
ikiye
bölünüyor,
Acaba
Mübarek
Elleri
kime
uzanacak?
Kalk
Ya
Ubeyde!
Kalk
Ya
Hazma!
Kalk
Ya
Ali!
Gördünüz
mü
yiğitleri?
Hamza'yı
gördünüz
mü?
Nasılda
salına
salına
gidiyor...
Ya
Ali?
Sanki
gökten
iniyor
Velilerin
Babası
Ubeyde
ayağından
yara
alıyor,
Efendisine
gidiyor
hemen
Ya
Resulallah!
Ben
şehit
miyim?
diyor
Evet
sen
şehitsin...
Ve
dua
ediyor
Efendiler
Efendisi,
Rabb'i
Rahimine
uzatıyor
ellerini,
Allah′ım!
Bana
yaptığın
vaadini
yerine
getir
Allah′ım!
Bu
bir
avuç
insanı
helak
edersen,
Artık
sana
yer
yüzünde
ibadet
edecek
kimse
kalmaz...
Bir
fırtına
kopuyor
Bedr'de,
Hz.
Mikail′in
komutasında
bin
melek
Rasullah'ın
sağında.
Bir
fırtına
kopuyor
Bedr′de,
Hz.
ısrafil'in
komutasında
bin
melek
Rasullah′ın
solunda.
Ve
bir
fırtına
daha,
Hz.
Cebrail
bin
melekle
Rasulallah'ın
önünde.
Üç
bin
melek
alaca
atlarda...
Dönüyorlar
Bedr'den,
Esirler
arasında
Peygamber
amcası
Hz.
Abbas,
Vakit
gece
esirlerin
elleri
bağlı,
Abbas′ın
elleri
sıkıca
bağlı.
Bir
inilti
yayılıyor
geceye,
Uyuyamıyor
Rahmet
Peygamberi,
"Ya
Rasullah
niçin
uyumuyorsunuz?"
diyor
sahabeler,
Amcamın
iniltisi
uyutmuyor
beni.
Ve
hemen
Ashab-ı
Güzin,
Çözüyor
Peygamber
amcasının
ellerini.
Rasullah
öğrenince
durumu
emir
veriyor:
Tüm
esirlerin
çözün
ellerini!
Dönüyorlar
Bedr′den,
Esirler
arasında
Peygamber
damadı
var.
Fidye
karşılığı
serbest
kalacak,
Allah
Rasulune
bir
gerdanlık
uzatılıyor,
Kızınız
Hz.
Zeynep
göndermiş;
eşinin
fidyesi
olarak...
şefkat
Peygamberi'nin
gözleri
doluyor,
Çünkü
bu
gerdanlık
kızının
düğününde
Hz.Hatice′nin
taktığı
kendi
gerdanlığıdır.
Yaşlı
gözlerle
konuşuyor
Nebi:
"Onu
salıverseniz,
gerdanlığı
da
Zeyneb'e
gönderseniz
olur
mu?"
Olur
Ya
Rasullah,
Sen
üzülme,
Sen
bize
canlarımızdan
daha
azizsin,
Buyur
canımız
feda
Sana,
Yeterki
Sen
üzülme...
Dönüyorlar
Bedr′den,
Sevgilileri
dua
ediyor,
Peygamber
duasıyla
dönüyorlar,
"Kuluna
yardım
eden,
dinini
üstün
tutan
Allah'a
hamd
olsun
Hamd
olsun
Alemlerin
Rabb′ine,
hamd
olsun
Alemlerin
Sahibine"
Attention! Feel free to leave feedback.